0.09

672 76 29
                                    

Lee Minho'dan

İç çektim, kendimi gece parkta bankta otururken buldum. Az önce Seungmin ile konuşmuştum, onun için üzülmüştüm ama ben de aynı durumdaydım.

Ama belki onu şu anki işlerimden uzaklaştırmak için kullanabilirdim ama aynı zamanda Jisung'u geri kazanmak istiyordum, onu özlüyordum.

Kalktım ve daireme yürüdüm, neden bir gün içinde her şey bu kadar kafa karıştırıcı hale gelmişti?

Her şey Jisung'un benden ayrılmasıyla başladı ve bundan sonra her şey daha da kafa karıştırıcı hale geldi, düşünmeye devam edersem ağlamaya başlayacağımı fark ederek iç çektim.

Bu çok bilinmeyen bir duyguydu, dürüst olmak gerekirse hayatımın geri kalanını birlikte geçireceğim kişinin Jisung olduğunu düşünmüştüm ama görünüşe göre pekte öyle değildi.

Belki tüm durum hakkında saftım ya da beni gerçekten sevmeyi bıraktığını göremeyecek kadar kördüm.

Düşüncelerime bu kadar daldığım için eve bu kadar çabuk ulaştığımı fark etmemiştim, sonra tekrar bir iç çektim.

"Beni terk ettiğinde, sanırım dünyam dönmeyi bıraktı" kıkırdadım, ama sonra tek bir gözyaşımı bıraktım.

Beni bu kadar etkileyeceğini bilmiyordum bu durum karşısında çok bunaldım.

Han Jisung'dan

Kesinlikle mutluydum, ama daha mutlu olup olmadığımdan emin değildim, Y/n harika bir aşıktı ve çok eğlendik.

Ama Minho ile karşılaştırıldığında, bazen ondan ayrıldığım için pişmanım ama kalbini kırmak istemedim.

Yüksek sesle iç çektim, Y/n ile bir film izlediğimi fark ettiğimde düşüncelerimden sıyrıldım, benim göğsümde uyuyakalmıştı.

Kendi kendime hafifçe gülümsedim, telefonumu almaya ve nedense fotoğraflarıma bakmaya karar verdim.

Çıktığımız süre boyunca benim ve Y/n'nin fotoğraflarına baktım ve hayran kaldım, çok tatlılardı.

Bir fotoğrafı görmek için biraz fazla kaydırdığımda Minho'nun uyuduğu fotoğrafı görmemle kalbimin biraz sıkıştığını hissettim ama bu duyguyu üzerimden atmalıydım.

Yabancı hissi görmezden gelmek için telefonumu kapattım, sonra Minho'ya her şeyi açıklamam gerektiğini hatırladım, inledim ama Y/n'yi uyandıracak kadar yüksek sesle değil.

Açıklamak için sözcükler bir yana, onunla tekrar konuşmak için doğru zamanın ne zaman olduğunu bilmiyordum.

Kim Seungmin'den

Evde dinlenirken gülümsedim, akşam yemeğimi yeni bitirmiştim ve şimdi televizyon açıktı her ne varsa onu izliyordum.

Az önceki çağrıyı hatırladım, kalbim ağrıyordu, aptal bir aşk beni nasıl bu kadar etkileyebilirdi?

"Hwang hyunjin, üzerimde aptalca bir etki bırakıyorsun."

Ama bu doğru değildi, o benim en iyi arkadaşımdı ve Jeongin ile olan ilişkisi için mutlu olmalıydım.

Hyunjin için itirafta bulunacağım günü hatırlayarak gözlerim kapandı.

Bu olay birkaç gün önce gerçekleşti, ben ve Hyunjin en sevdiğimiz kafede takılmayı planlarken gerçekten çok heyecanlıydım.

Sabahın erken saatleriydi, bana bir şey söylemek istediğini söyleyince ne hissettiğimi ona anlatmayı planlamıştım o da benden hoşlanır sanmıştım.

Tanışmamı istediği bir erkek arkadaşı varmış, o an kalbimin tekrar tekrar kırıldığını hissettim.

Çifte hafifçe gülümsedim, iş arkadaşımızla çıkmaya başladığı ortaya çıktı, bu işte sadece bir aylığına yardım etmeyi teklif ediyorduk.

Yine de bir hafta kala kendine bir erkek arkadaş bulmuştu.

Kendi kendime tekrar iç çektim, gereksiz gözyaşlarımı akıtmamaya dikkat ettim ama elimde değildi. Ama sonra Minho geldi aklıma, tuhaf biriydi.

Beni meraklandırdı. Bu gizemli insan kimdi, belki de hayata bir tür dikkat dağıtmama yardım edecek biri olabilirdi.

•Rebound•
9. Bölüm Sonu

-04.05.2022-

Ne çok iç çektiniz be

İkisininde böyle düşünmesi peki..

Rebound | 2Min [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin