Eğer kimseyle evlenmezsek // Hyunmin

8: olması imkansız gelmiyor

önceki bölümü atlamayın

---

"Erken bir saat, biraz daha evde vakit geçirsinler."

Hyunjin eşini aramış, şirketten erken ayrıldıkları için eve gitmeden başka bir plan yapmak için bir şeyler düşünmeye başlamıştı.

"Bizimkilerle takılalım, çağıralım herkesi." dedi Seungmin telefonun karşısından.

"Ağabeyin dahil mi bizimkilere?"

"Ağabeyim seninle beraber çalışıyor ve Changbin'le yakın. Tabii ki dahil." Seungmin gülerken Hyunjin onayladı.

"O zaman beraber sahilde oturalım." Seungmin onayladığında yarım saate buluşacakları yeri ayarlamış ve telefonları kapatmışlardı.

Altı genç adam sahile geçmiş, dondurmalar ve diğer abur cuburlardan alıp kumların üzerine oturmuşlardı.

Bir şekilde sohbet açılırken konu Hyunjin ve Seungmin'i sınayan Jeongin'e gelmişti.

"Bence artık bizi sınamıyor." dedi Seungmin eşine dönerken.

"Bana da öyle geliyor, beklemediği bir feromon yoğunluğuyla karşı karşıyaydı." dediğinde özellikle Minho onlara tek kaşını kaldırarak baktı.

"Ne gibi bir yoğunluk?"

"Abi seviştilerse de bir şey diyemezsin, adamlar evli." dedi Changbin araya girip.

"Seungmin'i azarlayıp ceza verecek değilim herhalde, merak ettim sadece." dedi Minho göz devirip.

"Geçen gün biraz Hyunjin'le tartıştık. Jeongin yalnız algıladı muhtemelen." dediğinde Hyunjin alayla sırıtmıştı.

Minho hariç hepsi banyoda olan birbirlerini sınama hikayesini biliyordu.

"Birbirinizin sabrını sınamasaydınız tartışma olmazdı." Chan eğlenerek konuşurken Hyunjin göz devirdi.

"Demeyin şöyle abi, cidden çok güçlü." Hepsi gülüşürken Seungmin hafif utançla ağabeyinden gözlerini kaçırmıştı.

"Niye hala gitmedi peki sizden?" diye sordu Minho.

"Eve erkek atıyor." diye söylendi Hyunjin.

"Jisung'la araları olsun isterim ben, sen niye bu kadar pisliksin?"

"Ağabey olmadığın için anlayamazsın sen. Ben de Hyunjin'le yakınlığını kaldıramıyordum başlarda." dediğinde Seungmin ağzının içinde geveledi. "Sen baştakine yakınlık diyorsan şimdi öldürürsün beni."

Hyunjin duyduğuna gülmemeye çalışırken Felix ellerini ovuşturdu. "Orası öyle ama yakınlaşmamak elde mi?" dedi Felix Minho'ya dönüp. "Bir şekilde arada çekim olunca ağabey falan dinleyesin gelmiyor."

Minho onaylayarak gülümserken Seungmin gülerek onlara bakmıştı. "E o zaman şey mi oynasak... Tabu?"

"Ben izlerim." Felix geri çekilirken Minho da takım dengesi için geri çekilmişti. Chan ve Changbin bir takım, Hyunjin ve Seungmin bir takımdı.

"Başlıyorum?" Hyunjin dizlerinin üzerine oturup ona dönen eşine bakarken Seungmin iç çekti.

"Im, şey, geçen gün hani ben geldim ya kapıyı kapattım arkamızdan. Akşamdı. Jeongin yanlış anladı."

"Banyo?"

"Evet, orada ne yaparsın?"

"Elimi yıkarım? Duş alırım?"

"Duş alırsın! Duş alınca üstüne ne giyersin?"

"Bornoz?"

"Doğru. Dün akşam ne yaptık?"