22: bir öpücüğe yapmayacağımız şey yoktu

3K 357 96
                                    

"Vegas mı?" Seungmin şaşkınlıkla eşine dönerken Hyunjin onayladı.

"Hm, Vegas. Şirketteki yüksek kadro gidiyoruz." dediğinde Seungmin tek tek eliyle sayarken onay alıyordu.

"Sen, ben, ağabeyim, Chan hyung, Changbin hyung, Felix... başka kimler geliyor?"

"Jeongin de gelecekti ama düğünden sonra vakit geçiremedikleri için şimdi zamanını eşine ayıracakmış."

"Çocuk ağrıdan sızıdan kalkıp da eğlenemedi ki. Jisung'ın çok sancılı geçiyor, umarım bebeği aşırı erken doğmaz." dedi Seungmin üzgünce.

"Umarım hayatım. Hadi bakalım, siz eve geçin ve valiz hazırlayın. Sabah yola çıkıyoruz." dedi Hyunjin eşine ve eşinin karnındaki iki buçuk aylık bebeğine hitaben.

"Nope, önce öpücük." Seungmin eşinin üstüne üstüne gitmiş, genç kalçasını masaya yaslayınca rşine doğru eğilip ellerini iki yanına sabitlemiş ve masadaki kumandadan jaluzi perdeleri indirmişti. Hyunjin sırıtarak öpülmeyi beklerken Seungmin elinin dudaklarıyla kendininkini birleştirmiş, kravatının düğümüne parmağını takıp oynatarak gevşetmiş ve bir iki düğmeyi hızlıca açıp boynunu öpmüştü.

Hyunjin başını arkaya atarak eşine bol alan bırakırken Seungmin gencin bacaklarının arasına girip dudaklarını oldukça yavaş ve cazibeli bir şekilde eşinin boynunda gezdirip durmuştu.

"Bebeğim..." diye seslendi Hyunjin.

"Seni seviyorum." diye fısıldayarak geri.çekilmişti Seungmin. İki genç gülümserken Seungmin eşinin dudaklarına son kez öpücük bıraktı.

"Gidiyoruz, bay bay babası!" Seungmin üstünü başını düzelterek odadan çıkmış, ağabeyiyle burun buruna gelince duraksayıp içeri girmesin diye ona sarılmıştı.

"İşim var Seung, sonra sırnaş ağabeyciğim." Minho kardeşinin ince beline kolunu sararak onu atlatmaya çalışırken Seungmin eşine üstünü başını toplayacak zaman kazandırmaya çalışıyordu.

"Hayır, öpeyim öyle gideyim. Sen de öp." Minho yanağını resmen vakumlayan küçüğüne gülmüş ve onun yanağını öpmüştü.

"Oldu mu? Git hadi."

"Nope, olmadı. Vegas'a gidiyormuşuz. Felix ve seni bir odada yatırtayım mı?"

"Hayır."

"Evet."

"Bebeğim, hayır. Isırırım bak karnını." Minho kardeşinin hafif şişkin karnını sıkmaya çalışırken Seungmin gülerek geri kaçtı. "Dur be!"

"Çekil önümden kocana evrak teslim edeceğim." dedikten sonra Seungmin'den ayrılmış ve ceketini düzeltip kapıyı tıklayarak içeri girmişti.

Seungmin eşinin oturup işinin başına döndüğünü görünce derin bir nefes almış ve kattan ayrılıp otoparktaki arabasına geçmişti.

Eve gitmiş, eşine ve kendine kıyafetler hazırlamış, sabahın köründe yola çıkacakları için yemeğini yiyip Hyunjin dr geldiğinde yesin diye ona tabaklara bölüp mikrodalgaya koyması için not bırakarak uyumuştu.

Hyunjin eve gelmiş, yemeğini yiyip eşinin yanına yatmış ve sabah çalan alarma kadar aralıksız Seungmin'e sarılarak uyumuştu. Sabah hazırlanıp evden çıktıklarında Hyunjin henüz ayılamadığı için arabayı Seungmin kullanmış, havaalanına geldiklerinde diğer dört gençle buluşmuşlardı.

Felix uykulu uykulu gezinirken Minho da onun gibi hiç uyumamış gibi görünüyordu. Chan ve Changbin ise bayağı enerjikti.

"Las Vegas yolcusu kalmasın!"

Eğer kimseyle evlenmezsek // HyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin