Sabah yüzümdeki ıslaklıkla gözümü açmıştım. Şans yüzümü yalayarak uyandırma serüvenine başlamıştı. Birileri acıkmış mı acaba? Havlayarak karşılık verdiğinde Şansı tutup havaya kaldırıp kocaman bir öpücükten sonra yere bırakmıştım. Yanımda bir kıkırdama sesi duyunca sesin geldiği yöne baktım. Bir süre bana gülerek bakan kadına bakakalmıştım.
"Günaydın" dedi, yüzündeki gülüş tebessüme dönmüştü... Yıllar sonra iliklerime kadar özlediğim bir manzarayla karşı karşıyaydım. Yüzüne doğru eğilerek dudaklarına yakın bir şekilde, günaydın deyip narince dudaklarından öpmeye başladım. Dudaklarının yumuşaklığı, nefesi, teni, kokusu... tamamen üstüme sinmesini istiyordum her şeyiyle. Kendimi geri çekip elimi yanağına koydum. İkimizde aynı anda "Uzun zaman oldu..." diyerek cümleye başlamıştık. Önce sen söyle deyip gülümsedim. "Hayır sen söyle diye devam etme yaşlarını geçtik diye düşünüyorum" dedi ve karşılıklı gülmeye başladık. Evet öyle oldu gülümseyerek yüzüne bakmaya devam ediyordum. Uzun zaman oldu, böylesine huzurlu uyanalı diyecektim. Dudağının kenarına bir öpücük kondurup bende aynı şeyi söyleyecektim bebeğim. dedim. Bu sefer ensemden kendisine usulca çekip dudaklarını dudaklarımla buluşturan Cemre oldu.
...
Bu akşam kafede bir organizasyon var ve orada olmam gerekiyor sende gelmek ister misin?
Cemre hala yatarken ben kalkmış, banyoda elimi yüzümü yıkıyordum. Banyo yatağıma yakın olduğu için Cemre ile rahat iletişim kurabiliyorduk.
"Yok bir süre seninle görünmek istemiyorum. En azından onunla boşanana kadar. Babam senden kopamadığımın farkında. Peşimize adam takabilir. Eğer sana gelirse, beni görmediğini söylersin ve umarım ileri gitmez."
Haklısın bebeğim . "Hala kahvaltı etmiyor musun?" Ediyorum da spordan sonra genelde o da kafedeyken o yüzden eve kahvaltılık alma gereğinde bulunmuyordum.. Üstümü değiştirmeye başlamıştım. "Belli oluyor." Tişörtü üstüme geçirdikten sonra; Ne belli oluyor anlamadım? dedim. "Spor yaptığın." deyip gülerek dudağını ısırdı. Bu hareketi gülümsememe neden olmuştu. Boğazımı temizleyip ben şansın yemeğini vereyim. dedim ve yanından ayrıldım.
Şans yukarı adımımı atar atmaz ayaklarıma dolanmıştı yüzümde ise hala salak bir sırıtış vardı. Gel bakalım kızım doyuralım seni. Mamasını verdikten sonra Cemre ile birbirlerine alışmaları için akşama kadar evde olacaktım. Şans çok cana yakın bir köpekti. Cemre yanımıza geldiğinde, Şans kendisini sevdirmiş hatta Cemre ile oyun bile oynamak istemişti. Sevdin mi kızım anneyi he... dediğimde bir an Cemre ile göz göze geldik. Elini yanağıma götürüp, "senin ne güzel bir kalbin var." dedi. Gülümseyerek karşılık vermiştim. O anlık bakışmayı Şans havlayıp sırt üstü yattıktan sonra deli deli hareketleri yaparak bölmüştü.. Ve bu beni sevin anlamına geliyordu. Gülerek ona baktık. Cemre Şans'ı sevmeye devam ediyordu.
Senin telefonun yanında mı?
Evet yanımda ama kapalı.
Cebinden çıkarıp uzattığında elinden alıp parçaladım. bizi bulmalarına dair her hangi bir iz istemiyorum. Yarım saate döneceğim.
Ceketimi giyip çıktım. bir telefon mağazasına girip iPhone 13 alıp birde hat aldıktan sonra telefona numaramı kaydettim. Ardından bir kafeye girip kahvaltılık bir şeyler hazırlattıktan sonra paketi alıp eve doğru sürdüm.
Eve gelip telefonu ve yiyecekleri verdim ve ardından konuşmaya başladım. Akşam Bir şeye ihtiyacın olursa ararsın beni. Cemre teşekkür ederek boynuma kollarını sarmıştı. Cemre ona aldıklarımı yerken arada bana da yediriyordu. Ben kahvemi içmeyi tercih etsem de Cemre elleriyle beslemeye devam ediyordu. Yavrum sana kadar aldım ben onları dur artık derken elini tutmuştum. "Tamam bu son ya valla daha bir şey tıkmayacağım ağzına". Söz mü? "Sööz.." Son lokmayı da ağzıma attı. Cemre de yemeğini bitirdikten sonra sigara içmeye dışarı çıkmıştık.
![](https://img.wattpad.com/cover/288218468-288-k625870.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAL'ET (G&G) TAMAMLANDI ✅
Novela JuvenilHer şeye rağmen... Erva'nın gönlüne düşen bir Cemre hikayesi. Keyifli okumalar 🌈