Bunun Adı Aşk (Final Part-1)

562 44 103
                                    


 -3 yıl sonra-

Sabah 6'da alarmım çalmıştı. Bir süre yatakta gözlerimi ovuşturdum ve kalktım. Yüzümü yıkadıktan sonra  şortumu ve tişörtümü üstüme geçirip kulaklığımı da taktıktan sonra bisikletime binip sahile indim. 1 saat bisiklet sürdüm. Bisikleti kilitleyip yarım saat koşu yaptım ve ardından basketbol oynamaya başladım. Yarım saatte basket oynadıktan sonra bisikletime atlayıp  eve döndüm.

Hayatımı düzene sokmuştum, alkolü az tüketiyor, sigarayı nadir içiyordum. Kendimi spora adamıştım. 

Kapalı bahçesi ve geniş bir ev satın almıştım. Giriş katı; salon, mutfak ve köşede 1 misafir odası olan ve aşağı tarafa kapısı açılan  boydan boya camdan oluşan bir ev satın almıştım. Burada tek tük evler vardı. O yüzden çok sessiz oluyordu. Alt kısım odamdı. Odamın bir köşesini de  oyun olarak kullanıyordum. Bilardo masasının yan tarafında playstation setim vardı.. Eşyalar siyah duvarlar griydi. Odamın uzun camından havuza rahatça gidebiliyordum.  Uyanamadığım zamanlarda kendime gelmek için bazen yürüyerek havuza atlamak pek de fena olmuyordu.

Kafenin üst kısmını oyun alanı olarak ayarlamaya karar verdikten sonra bu evi tutmuştum.

Dart, bilardo, tabu, tavla mevcuttu. ve bir odasını da karaoke yeri yapmıştım. Kısa zamanda büyük işler başarmıştım ve kendimle gurur duyduğum tek durum buydu. Çünkü... Neyse bunu dile getirmemek için kendime bir söz vermiştim. 

Kafemin bu kadar büyümesinde değer verdiğim iki kişinin de etkisi vardı. Desteğini benden asla çekmeyen, her zor durumumda yanımda olan iki kişi... 

Artık sadece hayatıma ve "şans"ıma odaklıydım.

Şans gel kızım!  Mama vakti...

Evet bir köpeğim var. Cinsi Bişon çuha.  Hakan'ın hediyesiydi.

Hakan geçen doğum günümde kapıya bu beyaz yumuşacık tüylü şeyle geldi. Köpeği doğum günün kutlu olsun diyerek uzattığında yavaşça elinden almıştım.  İlk andan itibaren birbirimize hemen ısınmıştık. Gözlerini dikmiş bana bakarken göğsüme doğru sokulmasıyla yüzümü yumuşak tüyünde gezdirmiştim. Onu görür görmez adını şans koymuştum. O benim şansımdı. Hakan da benim hayatımda ki en değerli insandı. Bunu zaten bilmeyen yoktu. 

Beni görür görmez kucağıma zıplıyor, oyun oynamak için durmadan kucağıma top bırakıyordu.

Şans koşarak yanıma geldiğinde önce bacaklarıma zıplamıştı onu öpmeden yemeğe başlamıyordu. Kafasına bir öpücük kondurduktan sonra yemeğine döndü. aferin benim kızıma dedim ve aşağıya indim.

Kum torbasına da defalarca vurup son olarak plank durarak günlük sporumu tamamlamıştım.

Kahve makinesini çalıştırdıktan sonra duşa girdim.

Bornozumu giyip çıktıktan sonra telefonum çalmaya başlamıştı. Ah yine babamdı. Arada şirkete gidip imzalamam gereken ne varsa imzalayıp çıkıyordum. 

Günaydın yakışıklı, rüyanda mı gördün acaba...

"11'de toplantı var ve 1 buçuk saat kaldı. Yine geç kalmanı istemiyorum bebeğim anlaştık mı?"

Anlaştık baba tamam 1  saate oradayım. 

Siyah kot pantolonumu beyaz salaş tişörtümü ve deri ceketimi giyip kahvemi yudumlamaya başladım.  Televizyonu açtığımda her zamanki gibi magazin haberleri vardı. Birkaç haberden sonra yine beni şaşırtmayan habere denk gelmiştim. "Ünlü Gece Kulübünün sahibi , Gecelerin Prensi Yine Boş Durmadı!"

HAYAL'ET (G&G) TAMAMLANDI ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin