Jungkook kendini Taehyung'un üzerine atarak küçük elleriyle koluna yapıştı. "Hayır! Taehyung, bunu yapma," diye yalvardı.
Alfa yakışıklı yüzünü asarak ona baktı. "Buna mecburum," dedi kısık sesle. Thorkill'in düşmanlığını kazanamazdı.
"Lütfen!" Jungkook'un gözleri Taehyung'unkilerle buluştuğunda tutuşu sıkılaştı. "O benim akrabam."
"Bu adamdan ne gibi işkencelere maruz kaldığım hakkında bir fikrin var mı acaba?" diye sordu Taehyung dişlerinin arasından.
"Evet, çok iyi biliyorum. Oradaydım ve kendi gözlerimle gördüm. Ama kendini intikama kaptırman, onu esir etmen ondan daha iyi olmaman demek."
Jungkook nazikçe beline sarılıp onu Taehyung'dan uzaklaştıran eller hissetti. "Sakinleş Jungkook," diye fısıldadı Irene kulağına. "İnsanların arasında böyle tartışmanız hoş değil."
Taehyung'un yüzü öfkeden kıpkırmızı kesilmişti. "Konağa geri dön," dedi, "ve işime karışma." Sonra soğuk bir şekilde ona arkasını döndü ve Jungkook da gözyaşları içinde konağa geri döndü.
Konağın arka tarafındaki büyük bir kayaya oturarak gözyaşlarını serbest bıraktı.
Jungkook öylesine dertli ve kafası karışıktı ki arkasından gelen Ruby'nin ayak seslerini duyamadı. "Sorun ne?" dedi iğneli sesi. "Bir Viking olmak zor mu geliyor? Yoksa sonunda Taehyung senden sıkıldı mı?"
Arkasını dönen Jungkook gözyaşlarını silmeye çalıştı. "Kıskançlığını fazla belli ediyorsun, Ruby. Buraya düşüncelerimle baş başa kalmak için geldim."
"Hah! Sen beni aptal mı sanıyorsun? Buraya ait değilsin. Saçın, komik aksanın aptal Tanrın, hepsi senin bir Viking olmaya uygun olmadığını açık ediyor. Neden ait olduğun yere geri dönmüyorsun?"
"Benim yerim burada Taehyung'un yanında," diye cevap verdi Jungkook. Sonra da hızla konağa yürüyerek sarışın kadının nefret dolu sözlerinden uzaklaştı.
Arkasından gelen ayak seslerini duyarak dönen Taehyung'un gözleri öfke ve hüzün karışımıyla doluydu. Gelenin Jungkook olduğunu görünce ona, konağın uzak bir köşesine doğru peşinden gelmesini işaret etti.
"Taehyung," diye söze başladı Jungkook.
"Ben Viking olarak doğdum Jungkook," dedi alfa onun sözünü keserek. "Bir Viking'in güçlü olması gerektiğini söylemiştim sana."
"Ve ben de İrlandalıyım, Viking. Böyle bir durumda uysalca kenarda duramam." diye karşılık verdi omega.
"Thorkill düşmanlarımdan birini yakalayarak bana büyük bir onur bahşetti. Böyle bir hediyeyi reddederek ona hakaret edemem." Omegayı omuzlarından tutarken bakışları yumuşadı. "Bana olan aşkın için Jungkook, adetlerimizi anlamaya çalış."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
flame from the sea • tk
Fanfiction• omegaverse • İrlandalı Omega Jungkook ve Viking Alfa Taehyung