Dudakların, dudaklarım.

150 14 41
                                    

"Ee geliyor musun mezuniyet partisine?"

"Hayır?"

"Ya gelsene, ne olacak sanki?"

Hoseok gelsene diyordu ama ne yapacaktım orada? Sınıftan doğru düzgün konuştuğum bir kendisi vardı zaten. Gidersem kendimi yabancı gibi hissedeceğime emindim.

"Bir şey olacağından değil zaten ama orada oturup durmaktansa evimde otururum daha iyi."

Her ne kadar evde doğru düzgün huzurum olmasa da her zaman evi tercih ederdim. Ben ev kuşuydum bir kere.

"Yoongi mızıkçılık yapmasana."

Hoseok şu an sinirli bakmaya çalışsa da asla bunu başaramıyordu.

"Mızıkçılık yapmıyorum, Hoseok. Orada yabancı gibi hissederim ben. Hem tek ne yapayım cidden? Hem ne zaman ki bu parti, benim haberim yok."

Gerçekten yoktu.

"Ciddi olamazsın?"

"Ciddiyim?"

Şok içinde bakıyordu şu an bana.

"Oğlum sen uzayda falan mı yaşıyorsun? İnsan bir merak edip sınıf grubuna bakmaz mı ya? Pes cidden."

"Ne var ya? Sınıf grubu mesajlarını okumayı sevmiyorum sadece."

Ben böyle diyince göz devirmişti tabii. Ama bence gayet normaldi bu durum. Öyle değil mi?

"Peki ama tek gelmezsin sen de. Jungkook'u davet et? Kimseyi davet edemezsin diye bir şart yok. Hadii, beni yalnız bırakma."

Jungkook gelirse odaklanacağım tek şey o olurdu, bunu bilmiyordu sanırım.

"Of iyi. Jungkook'a sorarım. Kabul ederse gelirim, etmezse asla gelmem. Kendin gidersin."

"Tamam tamam."

Okulların kapanmasına az bir vakit kalmıştı aslında ama benim aklımda hiç mezuniyetle ilgili bir şey olmadığı için bunu önemsememiştim. Bu yüzden de sınıf grubu mesajlarını da merak etmemiştim.

Dediğim gibi benim için pek de önemli bir olay değildi ama eğer Jungkook yanımda olursa o gün çok güzel ve anlamlı bir gün olabilirdi. Çünkü o güne anlam katabilecek tek kişi Jungkook'tu.

"Ne zaman peki?"

"Bu haftasonu."

"Erken değil mi ya?"

"Sadece biraz ama dönem sonunda sınav olacağı için bunu hemen yapmaya karar verdik. Herkes biraz stresli bu yüzden şimdi yaparsak iyi olur dedik."

Başımı sallayıp onayladım. Aslında erken olması mantıklıydı. Hem mola gibi bir şey olurdu.

"Tamam, o zaman ben Jungkook'a sormaya gidiyorum."

"Tamamdır. Sor ve mümkünse ikna et. Sana güveniyorum, Yoongi-shi. Sen yaparsın. Fighting!"

Bu söylediklerine güldüm. Çok istiyor olmasa sanırım bunları söylemezdi. Bu yüzden Jungkook gelmeyi kabul etmezse ikna edici tarafımı ortaya çıkarmaya karar verdim.

Jungkook'un sınıfına gittiğimde onu sırasında bir şeylerle uğraşırken gördüm. Resim mi çiziyordu yine acaba?

"Selam, Kookie."

Herkesin içinde sevgilim demiyordum. Aslında birilerinin bizi bilip bilmemesini umursamıyorduk ama yine de dikkat ediyordum. Bizim için önemli olan ikimizdik. Bu yüzden birilerinin bilmesine de çok gerek duymuyorduk ama sorarlarsa da inkar etmezdik.

With You | YoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin