Sana ihtiyacım var.

352 27 2
                                    

"Oyun yok hyung."

"Sana değer veriyorum ve bu yüzden arkadaş olmak istedim."

"İyi geceler, hyung."

Kesinlikle pişman olmuştum aradığıma. Kendimi daha da aptal hissetmeme neden olmuştu bu mesajlar. Rahatladım demistim ya asla rahatlamadım. Sabaha kadar uyuyamadım.

Uykusuz bir şekilde okula gitmekten nefret ettim. Uykusuzken asla çekilir biri değildim.

Hayır, bana nasıl bir anda değer vermiş olabilir ki?

Düşünmekten sıyırmak üzereydim.

Baş ağrım da çekilir gibi değildi.

Okula girer girmez Jungkook'a görünmeden sınıfa çıkmaya çalıştım ama başaramadım. Sınıfının önünde ayakta birileri ile konuşurken beni gördü ve yanıma geldi.

"Günaydın, hyung. Nasılsın?" Dedi gülümseyerek. Bu enerjiye sahip olmak istedim. Çünkü şu an dünyanın en depresif insanı olabilirdim.

"İyiyim, sen?"

"İyiyim. Sen uyumadın mı? Yorgun görünüyorsun."

"Uyuyamadım."

"Neden?"

"Bir sebebi yok, kahve içtiğimdendir belki de."

Yalancının tekiydim. Kahve benim uykumu açmazdı ki.

"Hmm.. Peki, bugün okul çıkışında ne yapacaksın? Beraber bir yerlere gidip konuşuruz diye düşündüm. Birbirimizi daha iyi tanımak için."

Hayır...

"Aslında bir işim var-"

"Demek öyle, süper o zaman. O halde okul çıkışında bir kafeye gidip oturuyoruz. Anlaştık hyung." Deyip gülümseyerek daha benim bir cümle kurmama bile izin vermeden yanımdan gitti.

Ben de oflayarak sınıfıma çıktım.

Bugün geçmek bilir miydi sizce?

--

Geçmişti. Yani okul bitmişti çok şükür. Dinledigim hiçbir şeyi de anlamamıştım zaten.

Şu an da yanımda yürüyen bir adet Jeon Jungkook ile okulun yakınında olan bir kafeye doğru gidiyordum. Hava kapalıydı, yağmur yağacak gibi duruyordu.

Gergindim, çünkü ne konuşacağımız hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu. Ne diyecektim?

Kafeye girdiğimizde cam kenarında olan bir masaya oturduk. Bir kız yanımıza gelip ne istediğimizi sorduğunda ben filtre kahve istedim, Jungkook da sütlü kahve ve bir pasta istedi. Aslında iki pasta diyordu ama ben tatlı yemediğimi söyledim.

"Demek tatlı yemiyorsun. Bir sebebi var mı?"

"Sadece sevmiyorum."

Cidden sevmiyordum. Küçükken severdim. Ama liseye başlayınca birden anlamadığım bir şekilde tatlı yiyemez olmuştum. Sadece canım aşırı isterse yiyordum, çok nadir.

"Ben seviyorum."

O sırada kahvelerimiz ve pasta gelmişti. Jungkook kahvesini şekerli içiyordu.

"O kahveyi nasıl içiyorsun sen?"

"Asıl sen nasıl içiyorsun, bir de pasta var. Şeker komasına gireceksin."

"Abartma." Diyerek göz devirdi.

Gülümsüyordu.

Dikkatli bakınca, güzel bir gülümsemesi vardı. Tavşana benziyordu.

"Bir şey mi oldu?"

With You | YoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin