🔐9

85 13 24
                                        

Beni nasıl alaşağı edeceğini bulmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Beni nasıl alaşağı edeceğini bulmuştu.

Zamansız gerçekleşen anlara karşı savunmasız anımı çabucak yakalayabilmişti.

Yinede... işte şimdi başlıyorduk.

Dengesiz bir pozisyonda duran bedenim arabanın çok fazla sallanması sonucu sürekli sağa sola savrulup dururken, kendime ancak gelebilmiştim. Sırtım sağa sola savrulup bir yerlere vurmaktan olsa gerek biraz fazla ağrıyordu.

Yinede hareket etmeye çalışırken aniden işittiğim seslerle durmuştum. Kulağıma dolan Jungkook'un sesiyle birlikte yüzünü görmemle eski pozisyonuma dönerek beklemeye başladım. Etrafın karanlık olması benim için iyi olmamıştı ama yinede ağaçlardan ve yolun dengesizliğinden orman yolundan gittiğimizi düşünüyordum.

"Neden ormana girdik? Ayrıca sen nerden çıktın? Bay Kim bu görevi bana verirken yalnız olmamı istedi." Jungkook'un oldukça öfkeli çıkan sesi şaşırmama neden olsa da bu şaşkınlığım ona cevap veren sesi işitmemle çok kısa sürmüştü. "Eline yüzüne bulaştırmak üzereydin, kıçını kurtardım hala konuşuyorsun."

Bo...

Kendi kafasına göre onun işine karışmış olduğunu anlamıştım ama Jungkook gittiği yeri neden bilmiyordu?

"Kes sesini. Sizin beceriksizliğiniz yüzünden saçma sapan işlere alet ediliyorum, hala." Jungkook oldukça sinirliydi. Onu bu kadar sinirli gördüğümü bir düşününce, pek fazla hatırlayamamıştım. Bu yüzden beni şaşırtıyordu. "Bırakman hataydı-"

"Tamam kes." diye karşılık vermişti birden. Bırakmak mı? Ayrıca atarlı genç gibi gelen sesi yüz ifadesiyle asla uyuşmuyordu. Daha bir ay olmamıştı sakladığı elmasları vereli, şimdi birden bire düşman kesilmişti ona. Hakkında kesinlikle bir şeyler öğrenmiş olmalıydı.

"Bu kızdan bu kadar mı korkuyorsunuz?" diye konuştu yeniden Jungkook. Dudaklarına yer eden anlamsız bir gülümseme beni bir kez daha şaşkınlığa uğratmıştı ve bir an için yakalanmış olabileceğimi düşünmeden edemedim. Bu da ne demek oluyordu şimdi?

Bo'nun gördüğüm keskin bakışlarıyla arabanın aniden fren yapması bir olurken Bo'nun canını sıkan ben, onu epey sinirlendirmiştim. Muhtelemen Jungkook'a neden benim kaçırıldığımla alakalı net bir şey anlatılmamıştı. Belkide biraz önce duyduğum şu bırakma muhabbetti yüzündendi.

Yinede ona güvenilmese, neden bu işi yapmaya başlamıştı? Evet, sorsam kesinlikle anlatmazdı.

"Ne diyorsun sen ya?"

"Ne mi diyorum? Işinde gücünde olan bir kadını ayyaş gibi kaçırmanın mantığını sorguluyorum. Kim Cha Seok, Güney Kore'nin en ünlü siyasetçisiyken hapse girip çıkmış bir kadınla ne işi olabilir?" Boğazımda birden bire beliren yumruyla sıkıca yumdum gözlerimi. Duymak bu kadar etkilememeliydi.

Borderline |jjk|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin