"Karar."
Hakimin sözlerine itaat eden kalabalık aynı anda ayağa kalktı. Genç kız, buğulu gözlerini silerek onlara ayak uydurup ayağa kalkarken artık ağlamaktan yorgun düşen bedenini ayakta tutmakta bir hayli zorlanıyordu.
"Lauren Moon, Güney Kore C...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Üç gün sonra Saat: 11:20
🌤
Yoğun geçen günlerin sonunda nihayet çekim yapmak için hazırlıklara başlamıştık. Aslında pek bir şey yaptığım söylenemezdi. Sadece marka çalışanları gelmiş evin güneş alan bölümü dahil çekim yapacağımız alanlara karar vermiş ve beni hazırlamaya göndermişlerdi.
"Bayan Moon, öncelikle dört koleksiyonumuz var. Hepsinden iki ya da üç fotoğraf seçeceğiz."
Sorumlu olan bir kadın yanıma gelerek kısa bir bilgilendirme yaptığında sözlerini onaylayarak salladım başımı. "Mailde bahsetmiştiniz biliyorum." Saçlarımı dalgalı yapan kadın kuaför işini bitirdikten sonra yanımdan ayrılırken üstümdeki mavi dantelli iç çamaşırın iplerini düzelterek sabahlığımı üzerime alıp çekim yapacağımız alana ilerledim. "Yatakta çekim yapacağız değil mi?"
"Geldim!"
Hyunwoo'nun işittiğim sesiyle arkama döndüğümde herkesi selamlayarak hızla yanıma gelmiş ve üzerimi kısaca süzmüştü. "Vay canına! İnanılmaz seksi görünüyorsun."
Saçlarımı parmakları arasına alıp tam dağıtmak üzereyken sıkıca bileğinden tutarak işaret parmağımı yüzüne salladım. "Kuaför kaç saat uğraşıyor, sakın deneme." Gülerek rampa saçlarını hafifçe karıştırarak yatak odasına doğru ilerledim.
"Beyefendi-"
"Menajerim, Lee Hyunwoo." dedim sözünü aniden keserek. Sonra Hyunwoo'ya kısa bir bakış atarak göz kırptım. "Ah, merhaba Bay Lee. İlk çekimimiz Bayan Moon'un yatak odasına olacak. İsterseniz sizde değerlendirme için gelebilirsiniz."
"Elbette." dedi Hyunwoo. Menajer olmaktan pek bir keyif duyuyordu. Gülerek yatak odasına geldiğimde kuaför saçlarıma son dokunuşlar yaptıktan sonra üzerimdeki sabahlığı alarak yatağa doğru geçtim.
"Yüzünüz görünmeyecek bu yüzden ellerinizi yüzünüze doğru getirin ve kahkaha atın."
Kameraman çekeceği açıyı ayarlarken ben yatağa uzanarak söylediği pozları vermeye çalışıyordum. Fakat yalandan kahkaha atma konusunda felakettim.
"Lütfen kahkaha atıyor gibi yapın Bayan Moon. Fotoğraf doğal çıkmalı." Birkaç deneme yapmıştım ama söylenen gibi o kadarda kolay olmuyordu. "Üzgünüm, yalandan kahkaha atamıyorum." Yattığım yerden doğrulmak üzereyken aniden değişik yüz ifadesiyle görüş alanıma giren Hyunwoo ile irkilerek geriye yattım refleksle. "Tanrım, beni korkuttun."
