Okuduğunuz tarihi buraya bırakabilirsiniz(づ ̄ ³ ̄)づ***********************
Hatırlatma;
Dolunay'dan
Özlem ateşin arkasından "ne yaptın ona?! Sana diyorum!" diye bağırdı. Görkem sanırım dinlenmesi için ona ilaç vermiş abartılacak bir şey yok" dedi özlem'e. Artık kendimi tamamen uykunun kollarına bıraktım..
*****************************
Tuana'dan;
Apar topar Berkay tarafından uyandırılmıştı. Berkay "hadi gidiyoruz" diyordu acele edercesine. Ben "nereye?" diye sordum. "Gitmek isteyen sen değil miydin? hadi gidiyoruz" dedi.
Ben heyecanlı bir şekilde "bırakıyor musun beni?" dedim bir anlık heyecanla. Bir an duraksadı ve gözlerimin içine baktı.
Ben "tamam" dedim. Berkay "aşağıda bekliyorum" dedi ve odadan çıktı. Ne bu şimdi? tüm moralimi altüst etmişti. Gerçekten bırakıyor mu beni?
Üzerime bir hırka aldım ve aşağıya indim. Dışarıda bir yığın silahlı adamlar vardı, aman bana ne, ben bugün evime gidiyorum. Allah bilir annem beni ne kadar merak etmiştir.
Berkay ile birlikte arabaya bindik. Hava kararmaya yakındı. Yaklaşık 1-2 saate karanlık olurdu. Berkay arabayı sürmeye başladı, ben hala çok heyecanlıydım. Bunu dışarıya yansıtmamaya çalışıyordum.
Yaklaşık yarım saat bir saat geçmişti. Berkay'a "ne kadar daha var?" diye sordum, çünkü gerçekten çok sıkılmıştım. Berkay "az kaldı" dedi. Sorun şu ki biz hala ormanlık alandaydık.
Yoksa bu beni bırakmayacak mı? Gidişatımıza bakarsak, evet sadece yer değişikliği yapıyoruz. Beni buldular mı yoksa? o yüzden mi başka bir yere gidiyoruz? O kadar adam oradaydı hala. Kızlara bir şey olacak! kızlara bir şey yapacaklar!
Ne yapacağım? Ne yapmalıyım? Bir şey yapmam gerekiyor, of kafayı yemek üzereyim. Berkay pür dikkat arabayı sürüyordu.
Birden "lavaboya gitmem gerekiyor" deyiverdim. Berkay bana döndü ve "tut biraz" dedi. "olmaz tutamam, benzinlik yok mu buralarda? 2 dakika" dedim.
Belki benzinliğin arkasından kaçabilirdim. Berkay "buralarda bulunmaz benzinlik filan az kaldı zaten canım" dedi.
Canımmış, ben "şu kenarda bir yerde dur o zaman altıma mı yapayım" dedim. Berkay derin bir nefes alıp verdi ve arabayı kenara çekti. Birlikte arabadan indik.
Berkay "tamam, çok uzağa gitme kurda kuşa yem olursun" dedi hafif gülerek. Sen benim aklımdan geçenleri bir duysan, ah aklın şaşar.
Hemen ormanın içine doğru birkaç adım attım. Berkay gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Ben "dönsene arkana ne bakıyorsun" dedim. Berkay "yılan falan çıkarsa görürsün" dedi.
Aklınca beni korkutmaya çalışıyor. Anladı mı acaba? Umarım anlamıştır. Hemen ardından "yanlış bir hareket yapayım deme sakın sonra ben bile kurtaramam köpeklerden seni" dedi.
Evet, çok güzel. Aklımdan öyle bir plan geçtiğini düşünüyor ve beni köpek ve yalanlarla korkutuyor. Açıkçası planımdan döndürme konusunda doğru yolda ama ben dönmem.
Ben "hı, ben ne derdindeyim, sen ne diyorsun, arkanı dön de yapayım artık" dedim. Berkay "ben yine de olacaklardan haberdar edeyim de sen de ona göre hareketlerine dikkat et" diyerek arkasını döndü.
Evet şu an maksimum 5 dakikam falan vardı. Son olarak "dönme arkana ama beni o vaziyette görmeni istemiyorum" dedim ve yavaş adımlarla ormanın derinliklerine inmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Aşk
Teen Fiction(DEVAM EDİYOR) (💢İsim değişti💢) (💢KAPAK DEĞİŞECEKTİR💢) "Eski ismi 'BİR AŞK SAYFASI'idi" ***************************************** Hayatını ailesi ve küçüklükten beri arkadaş olduğu üç kız kardeşi ile sürdüren bir kız. Hayatını sadece annesi ve 4...