13•

569 84 55
                                    

"Hayatım, punch kasesine mi düştün yoksa bilmediğim bir ara solaryuma falan mı gittin bu yüzündeki kızarıklıkta nedir böyle?"

"H-h-hiç! Hiçbir şey!" Dedi Eveleyn, gergince gülerek.
"Neden yüzüm kızarsın ki? Bunun için bir neden mi var?" Elini hafifçe sallamıştı." Sanki birisi beni öpmüş gibi!"

Freddy, kızına tuhaf tuhaf bakarken, yüzünde son dediğinden kaynaklı bir iğrenme siması oluşmuştu.
"Birisi seni mi öptü?!"

"Kim öpmüş beni?!"

"Kim öptü seni?!"

"Sana bunu kim söyledi?!"

"Yani birisi seni öptü, öyle mi?!"

"Aman Tanrım, gerçekten beklemediğim bir ânda oldu ve-! Dur bir dakika..." dedi Eveleyn, kendi kendisini gerginliğinden batırdığının farkına yeni varmıştı.
"Ağzımdan laf alıyorsun!"

"Hayır küçük hanım, kendi kendine verdin o lafı! Şimdi bu kişinin kim olduğunu söylesen iyi edersin, kıymetlisine bir delik açmam gerekiyor!"

"Freddy, bunu yapamazsın!" Dedi Eveleyn, hızlı adımlarla yanına yaklaşarak." Bu bir suç."

"Haah! Sanarsın kurallar kasabasında yaşıyoruz, bir kere de ben katil olayım n'olmuş yani?"

Eveleyn, gözlerini devirmekle yetinmişti.

"Kim bu dürrük? Yakışıklı Peter mı yoksa? Ay deme, şuracıkta bayılırım inanki!"

"Hayır Freddy! Hayır, değil. Üstelik bu benim kişisel alanım, bazı şeyler bana özel kalmalı."

"Tabii, özellik ha? Özel...aynen, doğru söylüyorsun. Sonuçta sen...sen bir genç kızsın, elbette özel hayatın olmalı."

Eveleyn, samimi bir şekilde gülümsedi.
"Beni anlıyorsun."

"Elbette anlıyorum, tatlı küçük kızımı nasıl anlamam?"
Elini, Eveleyn'in başının arkasına koyup, hafifçe kendisine çekti ve başına bir öpücük kondurdu.
"Eminim senin için yorucu bir gün olmuştur, neden duş alıp uyumuyorsun hayatım?"

"Uyuyacağım! Teşekkür ederim Freddy."

"Elbette canım benim, elbette..."

Eveleyn, Freddy'nin yanağına bir öpücük kondurdu.
"İyi geceler Freddy."

"İyi geceler Prenses."

Eveleyn, ondan uzaklaşıp merdivenleri çıkmaya başladı. Freddy'e baktığında, Freddy ona gülümsemiş elini sallamıştı.
Eveleyn, tebessüm ettikten sonra sonunda gözden kaydolmuştu.

Freddy, yüzündeki gülümsemeyi silip hemen elini cebine attı ve telefonunu çıkardı.
Aradığı numarayı bulduktan sonra çağrı yapmıştı.

"Dinliyorum şerif."

"Levi, bugün herhangi bir tuhaf şeye rastladın mı?"

"Hah? Ne gibi?"

"Bilemiyorum, Eveleyn'in balosundaydın, öyle değil mi?"

"Uhm, evet?"

"Bir şeylere tanıklık etmiş olabilir misin?"

"Çocuk bakıcısına mı benziyorum? Görevim okulu korumaktı, Eve'yi değil."

"Evet, ancak düşünüyordum da belki sen bir şeyler görmüş olabilirsin..."

"Ne gibi şeyler?..."

"Birisinin benim tatlı küçük meleğimi öptüğünü öğrendim."

Levi, telefonun öbür ucunda öksürük krizine girmişken Freddy, telefonu kulağından uzaklaştırıp tuhaf tuhaf telefonuna baktı.
Daha sonra tekrar kulağına dayamıştı.
"Uhhm, iyi misin?"

Stay with me.||Ackerman.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin