Önceki bölüm
Kısa sürede ikisi de kan revan içinde kalmıştı. Fakat ağızlarından pes sözcüğü çıkmıyordu. Bu şekilde giderlerse birbirlerini öldürmeleri kaçınılmazdı.
.
.
.
.
.
Fakat beklenmedik bir şekilde küçük olan acımasızca arkadaşının erkekliğine tekme attı. Kirli numaralar yasak değildi sonuçta. Bu sayede kazanmayı başarmıştı.Bütün erkekler anında kendi erkekliklerini tuttular ve uvundular. Sanki bu tekme kendilerine atılmıştı.
Normalde bu tekme başka birisine gelseydi bir kaç dakika kendisine gelemezdi. Fakat öğrenci sadece kısa bir süreliğine acı çektikten sonra hiçbir şey yokmuş gibi düzgünce kaybeden tarafa yürüdü.
Herkes şaşkın ve şok olmuş durumdaydı. Fazla hızlı toparlanmamış mıydı? Sorgulayan ve meraklı bakışlar anında Hong Pinggao'ya dönmüştü.
Hong Pinggao, gayet sakince konuştu.
-Ne diye bana bakıyorsunuz? Bu, onların eğitimlerinin bir parçası.
Aslında bu öğrencilerin o kadar ağır bir eğitim programı var ki, erkekliğe atılan sert tekme yaşadıkları acıların yanında hiç kalırdı.
Tabi bir de aşırı zarar görmemeleri için hassas bölgeler üzerine savunma teknikleri öğretilmişti.
Herkesin aklından "acaba hadım mı ediliyorlar?!" düşüncesi birer birer geçti.
Hong Pinggao, tekrar göstermelik bir şekilde iki öğrenciyi de azarladıktan sonra memnun bir şekilde maçları izlemeye devam etti..
Zaman çok hızlı geçmişti..
35. Maç da başlamıştı. Bu sefer Chun Lanji'nin sırasıydı. Rakibi ise doğru yoldan birisiydi.
Chun Lanji, elinde ki kılıcı salladı ve usta bir şekilde erik çiçekleri savruldu. Her bir yaprak oldukça keskin ve bir o kadar da güzeldi.
Rakibi bir vücut geliştirme uzmanıydı. Yapraklar vücuduna geldiğinde sadece çizikler oluşturmuştu. Pis pis sırıtarak elinde ki muştayla saldırdı.
Muştaya aktarılan Qi'si keskin rüzgar bıçaklarına dönüşüyordu.
Chun Lanji, sakince tüm bıçakları atlatıp aynı anda da saldırıyordu. Hamleleri defalarca kez çalışılmış gibi pürüzsüzdü.
Hong Pinggao'nun yüzü gülüyordu. Yanlış tahmin etmediyse bir süre sonra Chun Lanji kazanacaktı. Rakibinin vücudu güçlü olmasına rağmen hamleleri hantalcaydı.
Chun Lanji, bir an durdu ve ciddi bir sesle konuştu.
-Kimseye göstermediğim gizli kozumu sana kullanacağım kardeşim!
Rakip genç, karşılık olarak sadece sırıttı. Anlaşılan vücuduna güveniyordu.
Chun Lanji, kılıcını yüzüne düz bir şekilde tuttu ve içinden fısıldadı.
-25. Erik çiçeği, çiçek yağmuru!
Bu, tekniği aslında Chun Lanji uydurmuştu. Yıllarca üstünde düşünmüş ve yağmurlu gecede ilham almıştı. İlk kez bir rakibe uyguluyordu.
Kılıç o anda sayısız erik çiçeğine dönüştü ve eskisinden çok daha keskin ve çok sayıda çiçek yaprağı rakibe ilerledi. Genç bir çok kısmını engellese de bir anda karnında bir ıslaklık hissetti.
Yaklaşık 30 çiçek bir kılıç parçasına dönüşüp karnına girmişti. Bu sayede Chun Lanji kazanmıştı.
Hong Pinggao, ellerini çırptı ve sesli bir şekilde alkışladı. Gördüğünden çok memnundu. Kazanacağını fark etmişti ama bu tür bir tekniği görmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The devil's test[BL] {TAMAMLANDI}
FantasiaBen neyin içine düştüm?! Şimdi bütün bu sorunlarla tek başıma mı yüzleşeceğim? Benim lanet olası suçum neydi!? Doğru, bir suçum var. O da lanet olası manhwa'yı okumaktı. Siz, siz olun. Asla şiddet içeren kitapları okumayın. Bir gün sizin de başınız...