İnce Belli

33- Havuz

Havuza girmek için odaya çıkmış ve üzerimizi değiştiriyorduk. Emir benden önce odaya gelmişti. Odaya girdiğimde Emir'i çırılçıplak dolaba bakarken buldum. İlk başta şaşırsamda bozuntuya vermedim. İlk defa görmüyordum sonuçta ve eşime üzerini değiştirirken çıplak durma demem komik olurdu. Bende dolaba ilerleyip Emir'in yanında durdum.

"Yavrum, benim siyah bir şortum vardı, baktım ama bulamadım."

Koyduğum kıyafetlerin arasında çok sürmeden bulup uzattım.

"Kaç dakikadır bakıyorum ben, sen hemen buldun."

"Ben koyduğum için yerini biliyorum, o yüzden."

O şortunu giyerken ben kendi kıyafetlerime göz attım. Kısa mavi şortumu aldım. Emir bu sırada yatakta oturmuş güneş kremini çıkartıyordu. Hızlıca üzerimdekileri çıkartıp şortu giydim. Şort o kadar kısaydı ki haraket ettikçe kalçam neredeyse görünüyordu. Bu tarz şeyler hoşuma gidiyordu. Emir'in yanına, yatağa ilerledim.

"Güneş kremini süreyim güneşe çıkmadan."

Sırtını döndü hemen bana. Geniş omuzlarında, sırtında biraz fazla oyalanarak kremi yaydım. Sırtı ve omuzları geniş olunca uzun sürmüştü biraz. O sırada o da bacaklarına sürüyordu. Önüne geçip kaslı gövdesine sürmeye başladım. Kollarına da kendi sürmüştü. Yüzüne sürerken iki bacağının arasında iyice dibine girdim. İri ellerini şortumun açık bıraktığı baldırımın arkasına koyup hafifçe sıktı etimi. Bunu gözlerime bakarak yapması beni etkilerken dikkatim dağılmadan işime odaklanıp çabucak bitirdim. Ayağa kalkıp beni oturttu. Önümde diz çöküp bacaklarıma krem sürmeye başladı. Bir yandan da alttan alttan bana bakıyordu. Bana böyle bakarak bir şeyler yapmamalıydı, yoksa aklım başka şeylere kayacaktı. Bende gövdeme ve kollarıma sürdüm. Sırtıma ve yüzüme de sürdüğünde aşağı inip havuz kenarına geldik. Uzun zamandır yüzmediğim için korkuyordum ama bunu belli etmedim. Emir direkt havuza atladı. Birkaç kulaç attı.

"Miss gibi yavrum, hemen gel sende."

"Ben yavaş yavaş gireceğim."

Kafa salladı ve yüzmeye devam etti. Havuz merdivenden yavaş yavaş inerek suya girdim. Su tam çenemde bitiyordu. Emir havuzun bir ucunda ben bir ucundaydım.

"Yüzmeyi biliyorsun değil mi? Biliyorum demiştin."

"Biliyorum, sadece uzun zaman oldu. Alışmaya çalışıyorum."

"Tamam, ben gelip sana yardım edeyim."

Emir bana doğru yüzerken ayağım bir an yere değmedi. Panikle ayağımı yere değdirmeye çalışırken dengem bozuldu ve suyun içine düştüm. Korkuyla nefesimi tuttum ve yüzeye çıkmayı bekledim. Çok sürmeden belime dolanan kollarla yukarı çıktım. Hızlıca kollarımı Emir'in boynuna doladım. Oda sıkıca belimden sardı beni. Nefes nefese kalmıştım.

"İyi misin?"

Endişeli bir sesle sormuştu.

"Evet, sadece bir an panik yaptım."

Saçlarımı öptü.

"Ödüm koptu. Boğuldun sandım."

"Sadece dengem bozuldu o kadar, sen yakınımda olmasan belki boğulurdum."

"Öyle deme, zaten çok kötü oldum seni öyle görünce. Yanına nasıl geldiğimi bilmiyorum."

Boynuna daha da sıkı sarıldım.

"İyiyim endişelenme, hadi yüzelim."

"Emin misin? İstersen çıkalım?"

"Hayır çıkmayalım. Hadi yüzelim."