İnce Belli

19-İlk Uyku

Bugünün ikinci bölümü, iyi okumalarrr😌💖

Düğünde herkesin hediyelerini ve tebriklerini kabul ettikten sonra herkesin dağılmasını beklemiştik. Birçok kişi alttan alttan bize laf sokmuştu ama biz umursamamıştık. Sizi ne ilgilendirir bizim evliliğimiz? Melih Bey belki yumuşar diye beklemiştim ama hiçbir değişiklik olmamıştı. Hala bize karşı hem tepkili hem de tepkisizdi. Tepkisizliği susmaktı ve tepkisini de bu şekilde veriyordu.

"Meteciğim?"

"Efendim Semra Hanım?"

"Biz bugün bir akrabamızda kalacağız. Sizde rahat olursunuz hem. Size haber vereyim dedim."

İnsanların benimle açık açık konuşmasına alışamayacaktım sanırım.

"Rahatsız olmayın, kalabilirsiniz evde."

"Yok oğlum, çoktan haber verdik. Siz dikkatli gidin hadi. Ne zaman müsait olursanız o zaman ararsınız, bizde geliriz. Keyfinize bakın."

"Peki o halde. Sizde dikkatli gidin. Görüşmek üzere."

"Görüşürüz."

Melisa, Melih Bey, Semra Hanım arabaya binip gittiler. Emir arkadaşlarıyla vedalaşıp yanıma geldi.

"Annemler nerde?"

"Bir akrabalarında kalacaklarmış. Siz ne zaman müsait olursanız haber verin o zaman geliriz dedi."

"İyi yapmışlar, bana deseler bir otel ayarlardım. Neyse artık. Hadi bizde eve gidelim."

Emir ile bende arabaya bindik ve eve doğru gitmeye başladık.

"Bence düğünümüz harika oldu. Benim çok içime sindi. Sen de beğendin mi?"

"Evet, tam istediğim gibiydi. Sade, mutlu, eğlenceli. Hele ki rahatsız olup sırf akrabamız olduğu için katlanan insanlara bakarak eğlenmek daha iyiydi. Çünkü onlara en güzel cevabı mutluluğumuzla verdik."

Emir güldü.

"Çok doğru bu. Yıllardır tek başıma hepsine kafa tutuyordum şimdi yalnız değilim. Benden daha iddialı bir eşim var."

Eşim demesi kalbimde kelebekler uçmasına yol açarken bugün sürekli fark etmeden yaptığım şeyi yaparak gülümsedim.

"Normalde böyle değilim ama benim eşimle zamanında çok uğraşmışlar bende onlarla uğraştım biraz."

Emir elimi tutup kendine çekti ve öptü. Lokantaya yakın olan eve geldiğimizde heyecanım artmıştı. Arabadan inip eve doğru adımlarken Emir geldi elimi tuttu ve kapıyı açtı. Beraber içeriye girdik ve direkt odamıza çıktık.

"Şimdi Meteciğim sana bir şey söyleyeceğim."

"Dinliyorum Emirciğim?"

Onun hitabına karşılık vermeme güldü.

"Biz düğün hazırlıkları, birbirimize alışmak için sarfettiğimiz çabalar bugünki düğün derken baya yorulduk. Hem sen ne kadar saklamaya çalışsanda ben senin içindeki gerginliği hissediyorum. Kendini hiçbir şey için zorunlu hissetme. Hemen birlikte olmak zorunda değiliz. Bugün güzelce duş alıp uyuyalım yorgunluğumuz çıksın. Sen kendini ne zaman hazır hissedersen o zaman birlikte oluruz."

Emir her zaman açık konuşuyordu. Bu huyu beni arada bir utandırsada bana karşı açık ve düşünceli olması hoşuma gidiyordu.

"Tamam dediğin gibi yapalım ama ben sana hazır olduğumda gelip ben hazırım diyemem, utanırım."

"İlk öptüğünde yaptığın gibi gel direkt öp beni, bir şey demene gerek kalmaz zaten."

Hafif dalga geçer ses tonuna utançla güldüm.

"Sen burdaki banyoyu kullan, ben koridordakine gideceğim."

"Tamam."

Emir giyecek kıyafetlerini ve havlusunu alıp odadan çıktı. Bende saten pijama takımlarımdan biri ve iç çamaşırlarımı alıp banyoya girdim.

Uzun zaman ayakta durduğum için topuklarım ağrıyordu. Yıkandıkça yorgunluğumu daha bir hisseder olmuştum o yüzden hızlıca yıkandıktan sonra kurulandım. Kıyafetlerimi giyip ıslak saçlarımı kurutma makinasıyla saçımı kuruladım. Kurulamayınca hemen başım ağrıyordu. Duş alınca daha da belirgin hale gelen yorgunluğumla banyodan çıktım. Emir duştan çıkmış yatakta uzanıyordu.

"Duş alınca çok uykum geldi. Işığı kapatta gel hadi, uyuyalım hemen."

Dediğini yapıp ışığı kapattım ve yatağa ilerledim. Benim için boş bıraktığı tarafa uzandım. Emir elini belime sarıp beni kendine çekti. Bende vücudumu tamamen ona döndürüp elimi boynuna uzattım. Ensesine doğru okşadım. Kafasını benim kafama yasladı ve saçlarıma öpücük kondurdu.

"İyi geceler."

"İyi geceler."

Onunla ilk defa uyumuyormuş, sanki her zaman böyleymişim gibi kollarının arasında hiç yabancılık çekmeden uykuya daldım.