1.Bölüm : Kader Diye Bir Şey Yoktur. Yine De,

344 17 0
                                    

iyi okumalar.

Size bir şeyler katması ümidiyle...

* geleceğe gidiş

*

1.Bölüm: Yaşamak Değil Ki Bu

Bazen kurtlar sofrasından güçlü durmanız önemli değildir eğer bir şey olacaksa, olur.
Hayatımızda çoğumuz bir doğru bilir onunla yaşarız. Onunla öğrenir, onunla kavrarız.

Hayatımızın daha iyi olması için önce kötü olması gerekir. En basit örnek olarak evimize perde alırız ve sonra yıpranır, yırtılır ve eskir. Bizde çareyi onu yenilemekte buluruz. Hayatımızda kötü sandığımız olaylar aslında hayatımızı yeniler.

Ben Lisa, dünya üzerindeki tüm kötülükler, zorluklar, adaletsizlikler ve sayamadığım daha bir çok şey içinde ayakta kalmaya çalışan diğerleri gibi biriyim.

İnsanlar beni pek sevmezler, tuhaf olduğumu söylerler. Onlar gibi düşünmem ve onlar gibi sıradan değilim aslında. Bazen söylediklerim de çelişir.

Yoruldum.
Hayatta bir yerlere gelmeye çalışmaktan, hayatta neden kaldığımı anlamaya çalışmaktan, dünyanın adaletini anlamaya çalışmaktan. Tüm bunları bırakın ben kim olduğumu anlayamadım ki daha. Her insan aslında kim olduğunu bilir mi? Bence, hayır.

Sadece hayatta daha iyi şeylere odaklanırız. Çoğunlukla da hep kötülükte yarışırız. İyilik varken neden kötülük?

*
Bekliyordum.
Saatlerdir ona dair iyi bir haber gelmesini.
Sürekli dua ediyordum ve onunla olan anılarım geliyordu istemsizce aklıma. O da giderse ne yapardım bilemiyordum.

Bazen sevdiklerimiz gider anıları ile yaşamayı öğreniriz, öğrenmek zorunda kalırız.

Siz hiç çok sevdiğiniz birinin ölüm noktasına geldiğini gördünüz mü? Ben daha önce çoğu kez gördüm. En acısını yaşadım ve onu ellerimle toprağa verdim.

O bana hayatımda verilmiş en bütün lütuftu. Ben değerini bilemesem bile o beni çok sevmişti.

Her an nefesi kesilir mi? Daha kötüye gider mi? Bir ihtiyacı olur mu? Diye düşünüp duruyordum. Oysa, olacağı varsa olurdu. Eğer Azrail canını almak için görevlendirildiyse Paris'te bile olsa alırdı o canı.

Ama insanoğlu, şöyle yapsaydım daha mı iyi olurdu? Böyle yapsam daha mı az canı acırdı? Diye düşünmekten kendini alıkoyamaz.

Şimdi bekliyorum, sadece iyi bir haber gelmesini. En küçük bir olayda kendimi ümitlendiriyorum durumu daha da iyiye gidiyor diye.

Nefesin bana bir umut, Lütfen benimle kal. Yoksa ben bir daha toparlayamam kendimi, yerimde canlı bir ceset olur.

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
-Necip Fazıl Kısakürek

*

Aslında yayımlamayacaktım. İçimde büyük korku vardı. Eğer sevilmezse yazma ümidim gider ve yayımdan kaldırır sonra yazma olarak rafa kaldırır ve asla yazmazdım. İkinci olarak da çok sevilirse de hızla yeni bölüm yazmaya çalışıp aslında çok iyi yazacağım halde yarım yamalak yazmış olmaktı.
Bu benim ilk süreli ve ilk bu duyguyla yazdığım kitabım. K-pop dışında duygularımla yazmış olduğum kitap.
Bu kitabı canım babam için yayımlıyorum ve yazmaya devam ediyorum. Herkese ve her şeye inat yazmaya devam ediyorum. Benim kalemimi sevenler için yazıyorum, kendim için ve yazmayı hayatımın orta, en önemli noktasına koymak için yazıyorum.
Buradan her gün ( gerçekten her gün) beni arayıp yazmam için bana güzel sözler söyleyen, bana en büyük ilham olan ve beni bu yazma maceramda ve diğer olaylarda her zaman destekleyen babam'a ilham ediyorum.
Her şeye rağmen yazacağım çünkü babam beni buna çok iyi ve keskin bir şekilde ikna etti.

snowdrop • taeliceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin