Lisa okulun arka bahçesinde yalnız bir şekilde otururken uzaktan onu gören Tae yavaşça kızın yanına geldi.
"Lalis" Lisa hızla başını çevirip sesin sahibine baktı, gülümsüyordu. Her şey yolundaymış ve sevdiği kadını terk edip gitmemiş gibi, her şeye inat gülümsüyordu.
"Senin bana böyle seslenmeye hakkın yok, lütfen buradan git seni görmek istemiyorum." Dedi Lisa ne söyleyeceğini bilemezken, ağzından bir kaç kelime dökülüvermişti işte.
Tae birkaç adım daha yanaştı Lisa'ya.
"Eğer birbirimizi bir daha görürsek, gözlerinin içine bakıp seni seviyorum diyeceğime dair kendime söz vermiştim Lisa."
Lisa histerik bir gülüşle karşılık verdi.
"Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Bu okulu senin başına yıkarım Kim Taehyung! Duydun mu? Neden geldin ki buraya? Niye geldin? Başka okul mu yoktu? Niye onca yılın ardından sonra hâlâ benim yanımdasın?"
"Biliyorum ki bana soracak çok uzun ve çetin bir hesabın var ama şimdi değil. Gözlerin, hâlâ çok aşık bakıyor gözlerime, beni ilk öpüşün gibi hâlâ cesaretlisin. Bense seni bırakıp gitmişliğimdeki korkaklığım gibi korkağım hâlâ."
"Evet, beni bu dünyada tek bırakıp gittiğin için en büyük korkak sensin."
"Geçmişi unutup hayatına devam et Lisa, yaşadıklarımızı unut. Ben unuttum çünkü, her şeyi unuttum ve hayatıma devam ediyorum." Dedi ve arkasına bakmadan çekip gitti. Her şeyi unutmak kolay mı? Tüm yaşananları?
Beni bu hale getiren sendin ve de sana olan sevgim ve sana olan özlemim ve senin beni sevmeni sağlamamdı sadece.
Karanlıktan korktuğumu bildiğin halde neden karanlık bir gecede bıraktın beni ? Işık olmadan bıraktın ışığım sendin oysa.
Silmek istedim beni sevmediğin söylediğin anları seni özlediğimde ağladığım anları silmek istedim seni başkalarıyla gördüğüm anları ona seni seviyorum demeni ama geçmişimiz silinemezdi. Bu en acı gerçekti Taehyung.Senin için her şeyi göze alabilecek biriyim senin için her şeyi bıraktığım gibi
Ya Bunun yüzünden seni suçlarsam bir gün?"Ee Lisa kamp'a geliyorsun değil mi?" Diye sordu Jimin.
"Hey, tabii ki geliyor. Ben bile geliyorsam Lisa elbette gelecek!" Dedi Yoongi Jimin'i bakarken.
"Yani Yoongi hyung bile geliyorsa, bak Yoongi hyung-"
"Velet sus artık! Cidden bu saçmalığın uykumu getiriyor." Diye sızlandı Yoongi.
"Çocuklar biliyorum planlanmış bir şey ama ben galiba gelemeyeceğim-"
"Ne?" Dedi Jisoo sinirle bakarken.
"Eğer sen gelmezsen bende gitmem! Lisa hep birlikte olacağımız bir gün neden gelemeyesin ki? Hem baban da kafanın dağılmasına mutlu olur. Hep ders, hep ders olmaz ki?"
"Jisoo unnie haklı Lalis, sadece biz olacağız." Dedi gülümseyerek Rośe. O zaman gitmekte bir sorun olmaz diye düşündü Lisa.
"Ne zamandı bu kamp?"
*
"Lisa artık gerilme, sırf o gelecek diye doğum günü partisini kendine zehir etme." Dedi Rośe Lisa'ya gülümseyerek.
"Kim? Benim onunla alakam bile yok! Benim keyfim yerimde." Doğum günü çocuğu Yoongi'yi görmesi ile Lisa gülümsedi ve ayağa kalktı.
"Nereye?" Diye sordu Jennie.
"Doğum günü çocuğunun yanına tabii ki!"
"Bende geliyorum!" Diyerek ayağa kalktı ve Lisa'yı takip etti Jennie.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
snowdrop • taelice
Fanfic"Ve sonra bir kitap yazılır, dünya değişir" dünyanızı değiştirmeyi amaçlayan bir kitap. Lisa'yı terk edip giden Tae, Lisa'nın okuluna ve hatta sınıfına nakil olur. İki eski aşık tekrar barışabilecek mi? Böyle bir dünya'da hemde? Hayatta yalnız olan...