[][][][][]
Asker sevmek zor işti. Ama beni kendine aşık eden de kömür karası gözleriydi. Asaletle giydiği üniforması, kalbinin güzelliğinin yüzüne yansımasıydı.
"Seviyorum ulan. Var mı? Lacivertlerinin bakışını seviyorum, efsunlu gülüşünü seviyo...
Evveeet. Uzun soluklu bir hikayeye daha başlıyorum.
Zaten ikinci kitabım.🤫
Keyifli okumalar diliyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başladığınız tarihi buraaaya şöyle iliştirebilirsiniz...
"Öylesine güzel seviyorum ki seni, Öylesine saf, Öylesine temiz. Öylesine derin. Ve 'Öylesine' değil...
-Özdemir Asaf-
[][][][][][]
Kaşları hafif çatılmış, acil asistanlarından birine aldırdığı yarısından fazlası içilmemiş olan kahvesi hâlen soğumamıştı. Önündeki dosyadan gözlerini ayıramıyordu. Nadide bir parçaymışcasına bakıyordu dosyaya son on beş dakikadır. Bekliyordu. Neyi beklediğinigenç doktor da bilmiyordu ama bekliyordu. Belki dosyada aniden başka bilgi belirmesini. Ya da birilerinin içeri girip onu aydınlatmasını.
Akif İlyas Karahan 04.10.1993 Çanakkale
İşte bunlardı doktorun on beş dakikasınıuğruna heba ettiği bilgiler. Dört saatlik bir ameliyata girmişti ve hastanın bilgileri sadece bunlardan ibaretti. Kaşları daha derin çatıldı. Sonunda ikinci isteği gerçekleşmiş ve kapı tıklatılmıştı. Yorgun sesiyle "Gir," dedi kapıya doğru. Bitkin çıkan sesine şaşırmamıştı. Kapının kulpu aşağı çekildi ve kapıda Akın hocanın asistanı Züleyha göründü. Boğazını temizledi ve vücut dilini de kullanarak konuşmayabaşladı. Genç doktor onun bu halini yadırgamadı. Her zaman böyleydi asistan. Kendini ifade etmek için kelimelerinin yetersiz kalacağınıdüşünür, vücut dilini de kullanırdı.
"Deniz hocam, Akın hoca son gelen hastanındosyasını istedi. Danışmadan sorunca da sizde olduğunusöylediler," dedi. Genç doktor yorgun beynini hatırlamaya zorlayınca en son hastaya kapl grafisiçektiğini hatırladı. Bakışlarıyumuşadı ve ayağakalktı. Kendisi verebilirdi. Önündekikadınıngözlerinden yorgunluk akıyordu ve şu anda bile gözlerinöbetinibiteceği zaman içinbileğindeki saate kayıyordu. Cerrahi asistan olmak gerçekten zordu. Genç doktor asistanı, kendi asistanlık zamanlarındaki haline benzetti. Dosyayımasasınınüzerindenalıp Züleyha'ya doğruyürüdü ve elini onun omzuna koyupdostaneşekilde sıktı.