Keyifli okumalarrrr <3
Aşağıdan yıldıza basmayı ve yorum atmayı unutmayalımm
🎭
İKİNCİ BÖLÜM: GÜVEN
🎭
Hep bir gün elbet sevileceğimi düşündüm. Bir gün birinin asla kıyamadığı, vazgeçemediği, bakmayı doyamadığı olabileceğimi sandım. Bu yalnızca aşkla ilgili bir konu değildi, bir en yakın arkadaşa sahip olmak örneğin; tıpkı senden bir parçaymış gibi onun için endişelenip onunla yaşarken sen, onun da sana aynı değeri vermesi ve hissettirmesi bunu. Hiç başıma gelmedi ama, kader oyunu işte. Piyangonun kime çıkacağı hiç belli olmuyor sahiden. Ama görüyorum etrafımdaki insanları, her birinin sevenleri var. Onlardan asla vazgeçmeyenler var.
Çok eksiğim öyleyse ben. Her şeyden önce... Bugünlerde sahip olduğum bu yüz bile ait değil bana. Saçlarımın rengi, şekli. Hiçbiri gerçek değil. İnsanlar gerçeklerden kaçar oysa, bana bakmıyorlar bile.
Dur, bekle. Bu kadar paranoyak olma. Geçti, geçecek; hep böyle derler biliyorsun. Şimdiye kadar hiç geçmedi ama gelecek günler için yeni umutlar vardır elbet oralarda bir yerde erişilmesi gereken.
Hiç sevilmemişim ve bu sesler de hiç susmayacak zaten. Ölmeli insan böyle bir durumda. Baksana bana, hiç yok umudum. Oysa umut kurak topraklarda bile çiçek açtırır.
Bir sigara daha. Küçükken verdiğin sözü hatırlıyor musun? Sürmeyeceğin ağzına. Şimdi onunla arandaki farkı anlayabiliyor musun? O sigaranın olduğu ortamlara bile girmiyor sevmediği için, sen ise sevmediğinden olacak ki günde paket üstüne paket bitiriyorsun.
İncecik bir yüzüm vardı artık. Saçlarım bakıra boyanmıştı. Çok keskin bir çene çizgisine sahiptim. Zayıftım bayağı, fiziğim için çok çabalamıştım. Dişlerim düzgündü, dudaklarım dolgundu. Burnum minicikti ve kalkıktı ucu. Kirpiklerim güzeldi. Gözlerim... Bu tekrardan yarattığım insan bedeninde tek sevdiğim şey onlardı.
Bütün bunlar yeterli olmalıydı.
Dün gece eve geldiğim şoku üzerimden henüz yeni atlatabilmiştim. Sokakta neredeyse taciz edilmiştim ve sonra en yakın arkadaşımın kuzeninin arkadaşı, silahla o ikisini vurmuştu. Silahla. İlk kez tanıştığım bir adam benim için bunu yapmıştı. Buna değer olup olmadığım tartışılırdı ama bundan daha da önemlisi, gözümün önünde iki adamı vurmuştu. Ne olmuştu onlara? Ölmüşler miydi? Şimdi kimse Koma'nın peşine düşmeyecek miydi? Onları o sokakta bir başlarına bırakmıştı ölümle cebelleşiyorlarken. Ölmüşlerdi ve bana saldırmışlardı. Onların ölümüne üzülmemem gerekirdi belki, eğer bir şekilde durmasalardı bana yapacakları şeyi düşünebiliyordum.
Tanrı hiçbir zaman adil davranmıyordu.
Karnım açlıkla kıvranıyordu bir süredir ama bir şey yiyemezdim, dün yemem gerekenden fazla yemiştim ve bunu telafi etmeliydim. Ayrıca dün sporumu da aksatmıştım, dün aksattığımı bugün ikiye katlayarak yapmak zorundaydım.
Kendime biraz daha yakından baktım. Parmaklarımın arasında tuttuğum sigaranın ucundaki ölü beden gittikçe uzuyordu ama yere düşüp ufak parçalara ayrılmadan önce biraz daha süresi vardı.
Yüzüne bak Sara, gözlerine bak. Onlara sürekli bak çünkü sana kim olduğunu unutturmayacak tek şey onlar.
Tanrı bana hiç adil davranmamıştı ve ben onun yarattığı enkazı düzeltmek için çabalayıp durmuştum. Bu çabalayış süresince en çok öldürdüğüm ruhumdu ama dönüp baktığımda şu ana değerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BULANTI | +18
Actionİnsanlar ölüyordu, insanlar yaşamayı hiç öğrenememişti. Maskelerden kimse kimseyi tanıyamıyordu artık, bu devir böyle bir devirdi. İnsanlar birbirlerinin yüzlerini değil, maskelerini ezberlemeye çalışıyordu. Dünya artık yaşanacak değil, ölünecek bir...