Sabah kalktığımda çok mutluydum.İçim içime sığmıyordu.Çünkü Berkle barışmıştım ve bana yinre 'aşkım' diyordu.Ne kadar basit bir kelime olsa da sanki o deyince dünyadaki en büyüleyici kelime gibi geliyordu.
Yatağımdan kalktım ve dolabımdan çiçekli eteğimi ve turuncu kazağımı aldım.Kıyafetlerimi giydikten sonra yatağımı düzelttim.Ardından aşağı indim ve beni masada bekleyen aileme "Günaydııııın" diyerek yanaklarına birer öpücük bıraktım."Günaydın güzel kızım" diyerek karşılık verdiler.Masaya oturdum ve afiyetle kahvaltımı ettim.
**************
Of ya çok fazla yemiştim galiba.Patlamak üzereyim."Afiyet olsun" diyerek masadan kalktım.Odama çoktım kulaklıklarımı alarak şarkı dinlemeye başladım.Bir yandan da kendi bulduğum figürlerle dans ediyordum.
Sonunda dans etmekten yorularak kendimi yatağa attım.Müziği hala kapatmamıştım.Boş boş tavanı izlerken müzik sesi kesildi ve mesaj geldiğini belirten melodi çaldı.Gönderen kişi Berk'ti.Neden bilmiyorum ama birden çok heyecanlanmıştım.Gelen kutusuna girerek mesajı açtım ve okumaya başladım.
Gönderen:BERK
Barışmamız adına bara gidip eğlenelim.Hem kafa dağıtmış oluruz.Ne dersin AŞKIM?
Aşkımı büyük harflerle yazmıştı.Birden içimi büyük bir mutluluk kapladı.İşte bu kadar basit bir kelime bile beni mutlu edebiliyordu.
Neyse,bara gitme fikri güzeldi ama zor olan annemden izin almaktı.
**************
Aşağı inip anneme yalakalık yapmaya başlamıştım.10 dakika süren yalakalık faslından sonra 23:00'a kadar izn alabilmiştim.Daha erkendi.Akşama çok vardı.Telefonu elime alıp meşaj attım.
Gönderilen:BERK
Sadece 23:00'a kadar izin alabildim AŞKIM.Ne zaman buluşalım?
Mesajı gönderdim ve beklemeye başladım.
5 dakika sonra mesaj geldi.
Gönderen:BERK
Sen hazır ol ben seni 20:00'da evin önünden alırım.
"Tamam" diye mesaj göndererek dolabımın önüne geldim.Elbise seçmem gerekiyordu.
***************
Tam iki saatir o elbise mi yoksa bu elbise mi bir türlü karar veremedim.Sonunda bir elbise bulmuştum.Siyah ve sırt dekolteli,eteği diz kapağımın biraz üstünde bitiyordu.Dantel işlemeleri vardı.Normalde dantel detayını hiç sevmezdim ama bu elbisede hoş duruyordu.
Elbiseyi elime alarak altına bir ayakkabı seçmek için giyinme odama geçtim.Burada ayakkabılarım ve kışlıklarım vardı.Şimdi yaz olduğu için yazlıklar dolabımdaydı.Her mevsim bi değişim yapardım.Neyse giyinme odasına girip ayakkabıların olduğu yere doğru yöneldim.Ve yine zorlu bir seçim macerası daha başlıyordu.
*************
Yine elbise seçimindeki gibi ayakkabı seçiminde de karasız kalmıştım ve zorda olsa bir ayakkabı seçmiştim.Pudra renginde burnu kapalı ve bir karış uzunluğundaki topuğu olan bir ayakkabı seçmiştim.Ben seçimler yaparken saat epey geç olmuştu.Ne kadar çok oyalanmışsam hava kararmaya başalmıştı.Tabi havanın çabuk kararmasında benim geç uyanmamında etkisi vardı.
**************
Elbisemi üstüme giydikten sonra saçlarımı düzleştirdim ve tepede topladım.Çok koyu olmayan kırmızı rujumu da sürdükten sonra hazırdım.Oturup Berk'i beklemeye başladım.
Biraz sonra korna sesi duyuldu.Ayakkabılarımı ayağıma geçirdim ve arabaya doğru yürümeye başladım.Arabaya bindikten sonra Berk'in dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum ve ardında kemerimi taktım.
*************
Bir barın önünde durduğumuzda geldiğimi anlamıştım.Kemerimi çözerek arabadan indim.Berk'te yanıma geldi.Elini tuttum beraber barın kapısına doğru yürümeye başladık.İçeriye girdiğimizde duvara yaslanmış ve uygunsuz şeyler yapanları gördüm.Bakışlarımı hemen o taraftan başka bir yere çevirdim.Berkle beraber bir masaya oturduk."Bir şeyler ister misin?" diye sordu Berk."Hafif bir şeyler alabilirim." diye cevapladım sorusunu.Masadan kalkıp bir şeyler almak için bara doğru gitti.Barmene birşeyler diyerek sandalyelerden birine oturarak beklemeye başladı.Birden yanıma bir adam geldi."Burada tek başına ne yapıyosun güzellik gel beraber seninle benim odamda eğlenelim ne dersin?" dedi arsız bakışlarını üstüme dikerek."Siktir git şurdan.Ben fahişe değilim." diye bağırarak bir tokat patlattım suratına.Bardaki herkes bize bakıyordu.Adam birden üstüme çıkınca donakaldım.Adamın arkasından gelen Berk'i görünce rahatladım.Adamın yakasından tutarak "Siktir git yoksa o güzel yüzünü dağıtmak zorunda kalacağım" dedi Berk.Adam gitmemişti.Ardından büyük bir kavga başlamıştı.Ayırmaya çalışmıştım ama Berk beni öyle bir itmişti ki savruldum.Kafamı bar tezgahını köşesine çarptım.Başım dönmeye başlamıştı ve kafamdan akan sıcak bir sıvı hissediyordum.Elimi başıma götürerek dokundum.Gözlerim kararmaya ve bacaklarım beni taşımamaya başlamıştı."Berk " diyebilmiştim güçsüz çıkan sesimle.
İşte o andan sonra koca bir karanlık beni içine aldı.Sanki bir daha o karanlığın içinden çıkamayacakmışım gibi geliyordu.Artık bedenimi hissedemiyordum.
*****************************************
Arkadaşlar uzun süredir yazmıyorum ama uzun bir bölümle geri döndüm.Artık haftada bir yeni bölüm yayınlayacağım.Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.Kocaman ÖPÜLDÜNÜZZZZZZ.