Soul Mate/Hyunlix√

7. ⭑Korkağın teki⭑

İyi okumalar...♡♡♡

<><><>

Yemek odasında yankılanan bağırış ve ağlama sesleriyle Felix yavaşça yutkunmuştu. İkilinin aralarına girmek, Haeun'un saraydan gitmesini o istememişti ki.

Kralını gerçekten anlamıyordu Felix. Daha dün Haeun'un yanına gidip kendisine acı çektiren kişi, şimdi onu eski saraya yolluyordu. Amacı neydi? Kendisini sevmediğini biliyordu, sadece Ruh eşi oldukları için mi bunu yapıyordu?

"Duyuyor musun Omega? Kraliçemiz senin yüzünden saraydan gidiyor. Ruh eşiymiş ha! Kralımızın yerinde olsam sana hiç acımazdım."

"Haklısın Minji. Ruh eşi de neymiş? Sevdiğin kişi yerine kaderlerinin bir bağlanması sonucu sevmediğin kişiyle olmak? Çok kötü."

"Bu saraya gelmenle sadece huzursuzluk getirdin Omega."

Omega duydukları karşısında görüş alanı bulanıklaşmaya başlamıştı. Elleri arasında tuttuğu köpüklü tabağı yavaşça lavabonun içine bırakıp Omegalar'ın cırlamalarını önemsemeden mutfaktan çıkmıştı.

Dediklerin de haklılardı. Bir bağ için iki seven kişi birbirinden ayrılıyordu? Bunu yapmaya hakkı var mıydı?

Kendisini hızlı adımlarla en sevdiği mekan olan bahçeye atmıştı. Kimsecikler yoktu. Bugün diğer günlerin aksine hava kapalı, etraf çok durgundu. Yavaşça çiçeklerin arasına oturup sessizce ağlamaya başlamıştı.

"O Cahil Omegaların dediklerini takma Felix."

Arkasından duyduğu yumuşak tınıyla kafasını çevirmişti. Adını bilmediği ama sürekli beraber işleri yaptığı omega ile gülümsemişti.

"Haklılar ama."

Omega oflayarak Felix'in yanına gelmişti.

"Senin yerinde başkası olsa Kralın Ruh eşi çıktım diye havalara uçardı."

"Neye sevineyim Omega? Seven iki kişiyi ayırdığıma mı? Yoksa beni sevmeyen kişiyle eş olmama mı? Kralsa ne olmuş ki? Alt tabaka biriyim ben. Eğitim görmüş olabilirim ama bu statümü değiştirmiyor."

"Sevmeyeceğini nereden biliyorsun?"

Omega'dan gelen soruyla burukça gülümsemişti.

"Sevdiğin kişiyi unutmak kolay mı?"

"Onun sadece taht ve saygınlık için yanında olan biriyse, evet."

"Ne?"

"Haeun, Kralın yanında sadece kraliçe olmak ve sefil bir hayat yaşamamak için duruyordu, birazcık da ihtiyacı için. Ruh eşi, işi ise yalan dolandan ibaret. Her dolunay zamanı benden vücuduna çiçek çizmemi isterdi. O gün de aynanın karşısına geçip Kralın ona dokunmasını bekler dokunduğu anda çiçekleri açmış gibi gösterirdi."

Felix, duydukları karşısında küçük dilini yutmuş gibi hissediyordu.

"S-sen nasıl?"

"İnanmadın değil mi? Bunları eğer Krala anlatsaydım ya kelle mi uçurur yada beni paramparça yapardı. Canımı verecek kadar aptal değilim ben."

"Açıkçası inandırıcı gelmiyor Omega."

Felix çekingence kucağında ki parmaklarıyla oynarken konuşmuştu. Kralın duygularıyla oynamıştı ama Alfa'sı hiç ona bu durumu söylememiş miydi?

"Ben Seungmin. İsmimi pek söylemeyi tercih etmiyorum."

"Peki Seungmin, Alfa'sı hiç bu durumu Krala söylemedi mi? Hyunjin'in çiçekleri nasıl açtı?"