Arkadaştan Öte / 2min SKZ

~11~

Önceki bölümü hatırlamıyorsanız bu bölümü okumadan önce önceki bölüme göz gezdirmenizi tavsiye ederim. İyi okumalar.

*****
-Seungmin'in Bakış Açısı-

Arabadan indikten sonra, aceleyle Minho hyung'u arkamda bırakarak yurda doğru ilerledim, arkamdan bana güldüğünü biliyordum.

Ama pat diye öpülür mü?

İmansız.

İnsan bi haber verir. Ne bileyim yavaş yavaş yaklaşır.

Danaya dalar gibi.

Neyse ben buna da razıyım.

Ellerimin titremesiyle kapıdaki şifreyi bir türlü giremezken, Minho hyung arkamdan gelmiş benim yerime düzgün bir şekilde şifreyi girmişti. İçeri geçtiğimizde bana dönüp, "Ne oldu? Bi utandın." Demişti.

Yok ya! Ne utanması.

Bir de dalga geçiyor.

"Ne utanacağım hyung." Gözlerimi devirerek verdiğim cevaba karşı, tekrar güldü.

Ne gülüyorsun lan. Soğuk soğuk terledim burda, sen anca gül.

"Tanrım! Seungmin cidden çok tatlısın. Her seni öptüğümde kızarıcaksan işimiz var seninle." Dediğinde, yavaş bir şekilde koluna vurdum.

"Ya hyung utandırmasana işte. Alışkın değilim böyle şeylere. Daha dün seni abim gibi görüyorken, şimdi flört etmek çok garip geliyor." Asansöre bindiğimizde kaldığımız dairenin katına bastım.

"Bana da çok garip geliyor. Ama alışırız zamanla." Dediğinde, kafamı sallayarak onayladım onu.

Asansörden inip yurdun kapısını tıkladım.

Jeongin kapıyı açıp geçmemiz için kenara çekildiğinde, üyelere selam verip odama ilerledim. Arkamdan Jisung'un geldiğini biliyordum.

Nasıl olsa dedikodu vereceğim, hiç kaçırır mı?

"Hadi Seung anlat. Ne yaptınız? Öpüştünüz mü?" Dediğinde, şaşkın bir şekilde arkamı döndüm.

Herkesin de aklı fikri öpüşmede.

"He kanka. Öpüşmekle kalmayıp seviştik bile. Hatta midem bulanıyor, hamile olabilirim." Alayla söylemlerime karşı yatağıma oturdu ve gözlerini devirdi.

"Ya dalga geçmesene. Nereye gitmiştiniz? Lunapark mıydı?" Dediğinde, üzerimi değiştirirken cevap verdim.

Canım sincap'ım. Kendi mutlu olamamış, benim mutlu olmamı istiyor.

Ben de Kim Seungminsem Hyunjin'i gay yapıp Jisung'a ayarlıyacağım.

Bizim sincapımızdan iyi eş mi bulacaktı?

Şaka.

Yani Jisungtan iyi eş bulamaz tabi ama, eğer o kızla mutluysa benim yapabileceğim başka bir şey yoktu.

"Evet, lunaparka gittik." Üzerimi değiştirip ben de onun karşısında ki Jeongin'in yatağına oturdum.

"Şimdi baştan bir anlatayım en iyisi, öncelikle beraber oyuncaklara falan bindik. Sonra bir bank'a oturup bardakta mısır yedik. Ama mısır da benim sevdiğim soslar falan vardı. Bayağı romantik. Her neyse. Daha sonra gün batımına yakın dönme dolaba bindik. Minho hyung'un yükseklik korkusu falan da var ya sürekli bana sarılıyor falan, sonra dedi ki işte ben seni arkadaştan öte görüyorum dedi, istersen deneyebiliriz dedi. Seni kendime aşık edeceğim falan dedi. Ben de biraz düşündüm ve kabul ettim." Anlatmam bittiğin de Jisung'a döndüm dolu gözleri ile bana bakıyordu.