~5~

1.5K 128 96
                                    

-Minho'nun Bakış Açısı-

Kahvaltımı yapmıştım ve şimdi de azar işitmek için Chan hyung'un yanına gidiyordum. Evet benimle dün olanlardan dolayı özel olarak konuşmak istiyordu.

Mutfaktan odama doğru yol aldım ve ilerlemeye başladım. Birbirimizle çok fazla dalga geçerdik ve bu tarz ciddi anlar az yaşardık bu nedenle istemeden de olsa geriliyordum.

Odama girdiğimde Chan hyung, bilgisayarıyla ilgileniyordu.

"Geldin mi Minho? Bende seni bekliyordum. Gel otur şöyle." Diyerek yatağa oturdu ve benim oturmam için yanını patpatladı.

Yanına oturdum ve terleyen ellerimi şortuma sildim.

"Dün olanlar hakkında konuşacağımızı düşünüyorsun öyle değil mi?" Diye sordu.

Başımı onaylar şekilde salladım.

"Ama yanılıyorsun." Söylediği şeye karşı kaşlarımı çattım.

"Öncelikle dün olanlar için bir şey söyleyecek olursam, bir daha yanında ben olmadan veya benim haberim olmadan içmeye gitmek yok. Adamlar dün kendi dedikleri şeyleri hatırlamadıkları için sizi şikayet etmişler. Fakat bu mevzuyu fazla uzatmadan aramızda halletmeyi başardık. Başaramasaydık ve bu olaydan medyanın haberi olsaydı neler olabileceğini tahmin edebiliyorsundur." Başımı sallamakla yetindim. Çünkü şu anda gerçekten çok mahcup hissediyordum.

"Ayrıca sanırım, ben de olsam çok sinirlenirdim, seni ve sizi anlıyorum. Seungmin'e dedikleri şeyler çok iğrenç ve affı olmayan şeyler. Menajer hyung ceza almaları için elinden geleni yapacağını söyledi." Böyle deyince rahatlamıştım. O çocukların en ağır cezayı almalarını istiyordum. Chan hyung elini dizime koyarak konuşmaya devam etti.

"Aslına seninle başka bir şey hakkında konuşmak istiyorum." Konuşmaya devam etmesi için gözlerimi kırpıştırdım.

"Minho, bütün her şeyi bir kenara bırakalım. Seninle doğru düzgün bir şey konuşmak istiyorum. Ama bundan önce bana dürüst olacağına dair söz vermeni istiyorum." Dediğinde hiç olmadığım kadar gergin hissediyordum.

"Hyung, korkutuyorsun beni, bir şey mi oldu?"

"Hayır hayır, korkulacak bir şey değil." Dedi ve elini iki yana salladı.

"Peki ne oldu o zaman?"

"Dürüst olacağına söz verecek misin?"

"Cevap verebileceğim bir şeyse, dürüst bir şekilde cevaplamaya çalışırım." Dediğim şeye karşı gözlerini devirmişti.

"Tamam o zaman seninle çok uzun süredir tanışıyorum ve-" diye başlayacağı sırada sözünü kestim.

"Hyung artık beni daha fazla germeden sadede mi gelsen?" Dediğimde söyleyeceği şeyi tek nefeste söylemişti.

"Minho, Seungmin'den hoşlanıyorsun öyle değil mi?"

"....."

"Minho?"

Aradığınız Minhoya şu anda ulaşılamıyor.

Dediği şeyle öylece kalakalmıştım. Gözümü dahil kırpmadan öylece Chan hyung'un yüzüne bakıyordum. En sonunda heykel gibi durmama dayanamamış olacak ki beni dürtmeye başladı.

Arkadaştan Öte / 2min SKZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin