KREM

2.3K 116 36
                                    

Daha sadece pazar gününün tatil olması şokunu daha kaldıramadan bir de her gün biyoloji dersinin olması şoku beni direk kalpten götürdü. Yani götürecekti. Bir de sınıf ögretmenimiz olduğu için her gün 2 saat.

Her gün 2 saat biyoloji mi olur be. El insaf el vicdan.

Dershanem bitti ve şu anda annemi kapının dibinde oturmuş bekliyorum. Ne zaman gelecek ya.

O sırada Ömer hocayı gördüm. Dershanede kimse kalmamasına rağmen ne yapıyordu bu adam burada. Beni görünce.

- Sen burada ne yapıyorsun ufaklık?

Gene ufaklık kaosu.

- Annemi bekliyorum hocam. Siz ne yapıyorsunuz? Kimse yok burada.

Soruma cevap vermeden.

- Al şunu düzenli olarak sür sabah akşam. Daha hızlı kaynaşır kemiklerin.

dedi suratıma bile bakmadan. At at kafama at. Centilmenliği bile beceremiyor.

Bir dakika Ömer hoca bana ilaç mı veriyor yoksa benim gözlüklerime rağmen körlüğüm mü tuttu?

-Siz böyle hep kırdığınız şeylere ilaç mı alırsınız?

- Evet niye sordun ki?

- Ne bileyim o kadar sertsiniz ki. Bi ara diğer ayağımı da kırarsınız diye bi düşünmedim diye.

- Öyle mi? İyi o zaman şüphelilerine devam et.

Diyerek tek kaşını kaldırdı. Kaldırmasa zaten olmaz değil mi?

-Deneyin hocam. Babam da o zaman sizin derinizi yüzüp bana alçı olarak verir.

Yalan.

Biraz gülümsedi. O gülümseyince bende gülümsedim hafiften.

Güldüğünde yanağında bir tane gamze oluyordu. Şuanda parmağımı oraya batırmak istiyorum. İyice manyadım bende.

-Sen nereden hayatıma girdin. Senin kadar inatçı bir kız görmedim cidden.

-Şimdi gördünüz.

-Laf ebeliğinde senin üstüne kimse tanımıyorum.

-Bende kıllıkta si-

derken işaret parmağıyla dudağıma bastırıp

- Devamını getirme. Hemen bunu al ve başla.

diye gene emir verdi.

- Peki, umarım dediğiniz gibi hemen etki eder.

- Ben eminim sen düzenli kullanırsan hemen etkisini gösterir.

Kafa salladım o gene konuştu

-Annen ne zaman gelecek? Neredeyse yarım saattir buradasın.

- Valla hocam gelirim dedi ama tabi uyuyakalmamışsa gelir birazdan.

-Benimle gel.

-Ne, niye ki. Bir şey mi oldu?

-Yürü Şevval. Hemen gel.

Dedi. Ben de koltuk değneklerime tutunarak seke seke yürüdüm. Yürümek denilirse tabii.

Ben arkasından giderken o ise bir tane arabanın önünde durdu. Araba o kadar güzeldi ki sabah neden otobüsle geldiğini kendi kendime sorguladım birden.

-Davet mi bekliyorsun? Binsene.

Bu adam çok emir veriyor. Dua etsinde dersimizin hocası.

Yoksa iki tane ağzına bir tane burnuna. Bingoo!

HOCAM'A | TAMAMLANDI✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin