"Yarın akşam ücretsiz çok güzel bir rap konseri var. Benle gelmek ister misin Midoriya?"
"Woah, nerede?"
"Merkez bölgede ki parkta."
"Olur, gelmek isterim Kaminari ."Milkshakemden bir yudum alıp sözüme devam ettim.
"Kimin konseri?"
"Ünlü Ceo Mitsuki'nin oğlu"
"Katsuki Bakugo mu!?"İstemsizce yüzüm kızarıp heyecandan elim ayağım birbirine dolanmıştı.
"Ne bekliyoruz!? Hemen gidelim!"
Tam ayaklanmıştım ki kolumdan tuttu.
"Midoriya üzücü bir şey söyleyeceğim..."
"Ne?"
"Konser yarın gerizekalı. Otur oturduğun yere."
"Ahaha... Doğru..."Sandalyeye tekrar oturup gülen suratımı somurtkan bir hale getirmiştim.
"Bazen fanboyluğun fazla kaçıyor kanka. Az sakin~"
Sandalye de rahat bir şekilde oturdu."O değilde Sero nerede kaldı? En son Minayı da alıp gelecekti."
"Ara istersen"
"Mantıklı, burada bekle geliyorum."Cebinden telefonu çıkarıp ayağa kalktı ve kafenin dışına çıktı.
Milkshakei elime aldım ve etrafa bakınarak bir yudum aldım. Çaprazımda gördüğüm sade siyah giyinimli, maske, şapka ve güneş gözlüklü birini görene kadar gayet normaldim.
Şok içinde ağzimdaki milkshakei püskürttüm ve öksürmeye başladım. Oldukça rezil olmuştum ve durumu toparlamak için ölü taklidi yapmam lazımdı herhalde.
Masanın üzerinden peçete alıp üzerimi ve yüzümü kurutmaya başladım. Siyah kıyafetli adam bir anda yanıma gelip yanımdaki sandalyeye hiç sormadan oturdu ve etrafa bakınıyordu. Ona anlamamışça bakışlar attım ve göz göze geldik. Ki sinek gözlüğünden nereye baktığı anlaşılmıyor ama neyse...
"Bir sorun mu vardı?"
"Beni tanıyor musun?"Anlamayıp "Hayır?"
"İyi, tanıma zaten. Güzel haber."
"Neden ki?"
"Nedenini sorma! Peşimde bunca insan varken bir de seni de işe katamam."Yoksa o!? Yoksa o bir katil mi?!
"...polisler bile peşimde ve kaçmak zorundayım."
Şok içerisinde ona baktım bana anlamamışca baktı.
"Sana güvenebilir miyim yeşil saçlı?"
"N-Ne için?"
"Sana kim olduğumu gösterirsem susabilecek misin?"
"Tabiki de"Polisi arayacağım...
"Ama saklanıyorsunuz sonuçta. Lavaboya gitsek?"
"Gidelim"Bileğimi tuttu ve birlikte lavaboya gittik. Umarım bana bir şey yapmaz diye düşünürken ikimizi lavaboya kilitledi.
"H-Hey! Buraya girmemize gerek yoktu‐"
Ağzımı eli ile kapatıp klozetin kapağına oturttu. Yüzüme biraz yaklaşıp kısık sesle kızmaya başladı.
"Her ihtimali göz önünde bulundurmak zorundayım aptal! Şimdi biraz sessiz ol."
Başımla onayladığımda elini yavaşça ağzımdan çekti.
"Hazır mısın? Bağırmak yok..."
"T-Tamam"İlk başta gözlüğünü çıkarıp kırmızı gözlerini gösterdi. Gözlüğü yakasına takıp bana dik dik baktı. Dikkatle bakmaya devam ettim. Şapkasını çıkarıp saçlarını karıştırdı... Bir saniye yoksa o?
Maskesini açtı ve kabanının cebine koydu.
"BAKUGO KATĞWGWG-"
Eli ile ağzımı kapatıp sırtımı iyice klozetin mermerine yasladı. Yüzüme yaklaşıp kısık sesle azarlamaya başladı.
"Salak kafalı ben sana ne dedim!? Bağırma demedim mi!? Kapa çeneni ve beni gizle!"
Utançtan yanaklarım kıpkırmızı olmuştu. Bunu fark edip yüzümü süzdü ve şaşırarak geriye çekildi.
"H-Hey aptal! Neden kızardın öyle?"
Sessiz hayran çığlıkları atarak ayaklandım.
"Ben senin çok büyük fanınım Kacchan! Posterlerin, albümlerin ve kasetlerinin hepsi bende var!"
Ona yavaş yavaş yaklaştım ve ellerini tuttum...
"...Şuan bir mucize olsa gerek ki karşımdasın! Bundan daha mutluluk verecek ne olabilirki!?"
Farkında olmadan onu kapı ile arama almıştım. Suratı kızarmıştı ve şok içinde bana bakıyordu.
Ellerinden elimi hemen çekip...
"K-Kusura bakma, bir anlık heyecanla oldu."
"B-Bir daha olmasın aptal!?"Şaşırarak ona baktım...
"Bir daha?"
"Evet, bir daha olmasın."Gözlerim parlayarak ona baktım.
"Yani bu artık arkadaşız demek mi oluyor?"
"Fazla abartmayalım!"Bakışlarını başka yöne çevirip elini ensesine koydu...
"Hey, adın ne?"
Gülümseyerek öteki elini tuttum ve elini salladım.
"İzuku Midoriya, memnun oldum."
"İsmin çok uzun, sana Deku diyeceğim."
"Olur!"Heyecanlı heyecanlı daracık alanda fan panic yaşamaya başlamıştım...
____________________________________