Bölüm 13: Bunca Zaman...

246 27 10
                                    

"Boşver Deku. Daha sonra yazarım ben."

Yerinden ayaklandı ve mutfağa doğru gitti. Acaba onu kıracak bir şey mi söylemiştim? Gerçi geçmişi hakkında pek bir şey bilmiyorum. Aniden böyle bir fikir sunmam doğru değildi. En iyisi gidip ondan özür dilemeliyim.

Yerimden kalkıp az ilerdeki mutfağa gittim. Açık olan kapının köşesine elimi koyup yere doğru baktım.

"Üzgünüm Kacchan sanırım ben..."

Bakışlarımı ona çevirdiğimde şok olmuştum. Duyduğum onca haber, fikir hepsi doğru muydu? Bu gördüklerime inanmak istemiyorum. Hayır...

Elinde bir şişe alkolü kendinden geçmişçe içiyordu. Bu yaptığı ona zarar verecek.

"Kacchan..."

Bana bakıp şişeyi masaya bıraktı.

"Deku.."
"Ne yapıyorsun burada?..."
"..Ben..."
" Anlamıyorum.."
"..Üzgünüm Deku"
"Bu sen değilsin.."
"..Deku"

Hızlıca kapının önünden çekilip salona geçtim. Fanı olduğum kişi alkol bağımlısıydı. Onu fark etmemem ne kadar aptalcaydı. Onca habere rağmen inanmak istemedim ama gerçekten de alkol bağımlısıymış. Onu ilk kez bu kadar alkol içerken yakalamamıştım. Konser zamanı, bara geldiği gün, bugün...  Böyle ortada bırakmak beni hırpalıyor. Ona yardım etmeliyim..

Elinde şişe ile salona geldi.

"Deku ben-"
"Sorun yok Kacchan."

Bakışlarımı gözlerine dikip tebessüm ettim.
"Ben senin yanındayım."
"Bu asla düzeltilemez Deku.."
"Olsun, ben burada sana yardım edeceğim Kacchan."

Yanıma geldi ve bana sıkıca sarıldı. Ellerimi bedenine sarıp yüzümü boynuna gömdüm.

"Seni seviyorum Deku.."
"Bende seni Kacchan.."

Saçına elimi koyup başını okşadım. Acaba başlama nedeni neydi?
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^
Kaminari:

Keşke Midoriya da bugün işe gelseydi. Onunla burada eğlenirdik ne güzel. Ama şu hale bak! O çuvavası ile randevuya gidip beni burada yalnız bıraktı.

Papyonumu düzeltip saçlarımı elimle geriye taradım.

"Denki! Koş hadi müşteriler bekliyor!"
"Geliyorum Shindou!"

Bu barmen de bir sabredemiyor. Şurada yakışıklı yüzümü ortaya çıkarmaya çalışıyorum beni aceleye getiriyor.

Köşedeki tepsiyi elime alıp Shindou'nun yanına gittim.

"Koy bakalım kadehleri. Dolaşırım bu zenginlerin çevresinde."
"Haha evet iyi olur. Belki rüşvet verirlerde hayatını kurtarırsın"
"O kadar fazla mı rüşvet veriyorlar?"
"Evet, arada kendilerini bile sunduklarını görmüş insanım."

Yıkadığı kadehleri tepsiye dizip raftaki içkileri doldurmaya başladı. Bu sırada konuşmaya devam ediyorduk.

"Ne kadar zamandır buradasın Shindou?"
"Üç seneyi aşkındır burada çalışıyorum."
"Hiç mi sıkılmadın?"
"Işi eğlenceli hale getirdikten sonra sıkıntı diye bir şey kalmıyor. Üstelik ilk zamanlarda senin gibi garsondum. Baktılar ki gayet iyi içki sunup hazırlıyorum barmen yaptılar."
"Kız olsam ilk sana verirdim"
"Kız olmana gerek yok"
"Aaa çok ayıp"
"Hahaha Sen söylerken çok mu imanlı bir cümleydi ki?"
"Evet, seninle benim aramda kocaman bir fark var"
"Cezaya bağladın işi demek"
"Evet!"
"Haha komik şey seni"

Bardakları doldurup tepsiyi bana uzattı. Elime aldım ve el sallayıp insanlara dağıtmaya başladım. Bir çoğu zil zurna sarhoştu ve şarkılara kendini kaptırıp sahneye atılıyorlardı. Bu halleri çok komikti ama iş gereği ciddi görünmem gerekiyordu.

Yaşlı takım elbise giymiş ve vip koltuklarına oturmuş biri yanına beni çağırdı. Tepsimden iki kadeh alıp masasına bıraktı.

"İyi bir çalışana benziyorsun."

Çenesine elini koyup hafiften uzun olan sakalıyla oynamaya başladı.

"Üstelik yakışıklısında. Bize katılmak ister misin?"

İlginç bir gülümsemeyle bunu söylemişti ve bu beni korkutmuştu.

Samimiyetsiz bir gülümsemeyle cevap vermiştim.

"Üzgünüm efendim fakat işime dönmeliyim. Sizlere iyi eğlenceler."
"Sadece kafa dağıtmak için vakit olarak düşün"

Takım elbisemin papyonu ile oynayıp elini göğüs hizzamda tuttu.

"Bilirsin 3 kişilik takılmak için vakit?"

Ona tiksinerek baktım ve bir adım geri çekilip bakışlarımı kaçırdım.

"Gitmeliyim.."
Arkamı dönüp tam gideceğim sırada bileğimi tutmuştu ki Shindou bana seslendi.

"Hey! Sana işim düştü garson! Buraya gel!"

Adam bileğimi bıraktığı gibi oraya fırlamıştım. Shindou içkileri kenara koyup bana bir bakış attı. Bu bakışı bile her şeyi anlatıyordu. Tepkisini fark ettirmemek için gülümseyerek soru sordu.

"Ne istiyormuş?"
"Angel shot"

Yanındaki çalışanla birbirlerine baktılar.

"Angel shot, pekala. Onlarla ben ilgileneceğim. Sen başkalarına içki dağıt."
"Sağol.."

Hızlı adımlarla başka yöne gidip içki dağıtmaya devam ettim.
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İlk kez Shindou'yu bir kitabıma dahil ettim! Bence barmenliğe uygun genç bir karakter seçilecekse o seçilebilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


İlk kez Shindou'yu bir kitabıma dahil ettim! Bence barmenliğe uygun genç bir karakter seçilecekse o seçilebilir. Yani en azından benim düşüncem bu yönde. :,))

Sтяαωвєяяyᵇᵃᵏᵘᵈᵉᵏᵘ [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin