İyi okumalar.
Oldukça garip bir ortama düşmüştüm cidden.
Bana değişik bir canlı gibi bakan abiler, benden nefret eden ikiz ve bana şefkatle bakan anne ve baba ikilisi ile ciddi anlamda gergindim.
Aden yanımda duruyor Leo ise büyük ihtimalle evi araştırıyordu, severdi bunu yapmayı.
"Adin oğlum, beğendin mi yemeği?" dedi Ebrar hanım bense ağzımda ki lokmayı yuttuktan sonra konuştum.
"Ellerinize sağlık efendim." dedim sakince Aden göz devirirken Ebrar hanım bana gülümsemişti.
En sonunda herkes yemeği bitirdiğinde salona geçtik ve biraz kahve içtik, ben tekli koltuğa oturmuştum Alkım ise tekli koltuğun kenarına oturmuştu.
Abilerin isimlerini öğrenmiştim; Çağın ve Barlas
Barlas kütüphane'de çalışıyormuş, Çağın ise aşçıymış ve Aden'de üniversite'ye gidecekmiş bu yıl.
"Peki ya sen ne istiyorsun üniverste olarak?" Dedi Tuna Bey ben ise suyumdan bir yudum alıp tam konuşacakken Aden'nin huzursuzca konuşmasıyla lafım kesildi.
"Bu okumaz ki." Dedi Aden herkes Aden'i uyarırken ben ise sakince konuştum o sırada Alkım elimi tuttu.
Umursamıyordum, hayattımda olan ya da olabilecek bir insan değildi.
"Ben yazılım düşünüyorum daha üniversite araştırmaya başlamadım o yüzden net bir hedefim yok." dedim umursamazca Ebrar hanım ise bana dönüp güzelce gülümsedi.
"Güzel bir tercih, peki hayattın nasıl, neler yapıyorsun?"
"Normal bir hayattım var, kafede çalışıyorum garson olarak ve bir tane evim var bana yetiyor." dediğimde Tuna Bey hafifçe yerinden kıpırdanmıştı ve bana döndü "Bizimle yaşamanı istiyorum."
Kafamı iki yana salladım "Benim kurulu bir düzenim var bu yüzden istemiyorum." dedim kaşlarımı çatarak. Burada yaşamayı bırak olmak bile istemiyordum.
Etrafa bakarken Barlas'la göz göze geldik ve kaşlarımı daha da çattım, tanıdık geliyordu ama hatırlayamıyordum? O ise bana hafifçe gülümsemişti.
O sırada salona yavaş adımlarla giren Leo ile daha da gerildim çünkü korkmuş gibi gözüküyordu
Artık gitmemin zamanı geldiğinde evden ayrıldım ve eve gelene kadar hiç birimiz konuşmadık.
Eve geldiğimizde ikimizde Leo'ya bakıyorduk o ise yere bakıyordu ve aniden bana döndü.
"Ebeveynlerin ne iş yapıyor?" dedi ciddi bir şekilde ben gerginlikle dizimi sallarken Aden benim yerime cevap verdi.
"Annesi bilim insanı babası ise holding sahibi, neden sordun ki?" dedi merakla Leo ise duyduğu şeyle dudaklarını dişledi, ben ise artık gerginlikle bağırmaya başladım.
"Leo, artık nolduğunu söylecek mi-"
"Evde dosyalar buldum, 'Mükemmel Çocuklar' deneyiile alakalı." Dedi ve aniden salon sessizleşti.
Biz şokla Leo'ya bakarken o ise devam etti "Annen deneyi başlatan bilim insanlarından birisi, baban ise deneye sponsorluk yapan bir holding ayrıca bizimle alakalı dosyalar vardı, hangi deneyin başarılı ya da başarısız olduğu ile alakalı."
Alkım titreyerek Leo'ya bakarken ben ise dirseklerimi dizime koydum ve ellerimle kafamı tuttum. Siktir, cidden büyük bir siktir.
"Gerçek 'ailem' hayattımı mahveden insanlar yani." dedim ve kahkaha attım.
"Onlardan nefret ediyorum, allah kahretsin. Onlar yüzünden küçücük çocuklar öldü ben ise istemediğim bir güce muhtaç kaldım." Dedim bağırarak, bağırmamla evde ki dolaplar oynamaya ve bir kaç yer çatlamaya başladı.
"Bağırmayı bırak, ev başımıza çökecek ayrıca başarılı olan denekler var ne de olsa tüm çocuklar sizinle kaçmadı, onlara nolduğunu bilmiyorum dosyalarda yazmıyor." dedi ciddiyetle.
Ben ise ayağa kalktım ve etrafta volta atmaya başladım bir yandan sinirle konuşuyordum "Nefret ediyorum onlardan, bir daha asla görüşmemeliyim ama bu dikkat çeker. Onun yerine görüşü en aza indirip üniverste zamanı geldiğinde siktir olup gitmek daha mantıklı." Dedim sinirle nefes alıp verirken.
Leo ve Alkım beni onayladığında ben ise bir koltuğa oturdum ve bu gerçeği sinidirmeye çalıştım.
Bölümü nasıl buldunuz?
Oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayın.
İyi günler.
-Ares.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adin/Gerçek Ailem (Tamamlandı)
FantasyTamamlandı. Adin Azad, çocukluğundan beri ölüleri görebilen bir çocuktur ve 6 yaşında para karşılığı laboratuvara satılmıştır. Laboratuvardan asla kaçamayacağını düşünüyordu. Ta ki laboratuvar'da çıkan o felaket sayesinde kurtulana kadar...