Tablonun Orjinal Adı: Ivan Groznыy ubivaet sort sыna
Eserin Sahibi: İlya Repin
Tablonun Hikâyesi:
Korkunç Ivan ve Oğlu İvan, 16 Kasım 1581'de İlya Repin'in en meşhur tablolarından biridir. Korkunç İvan Oğlunu Öldürüyor olarak da bilinir. Resim, ilk Rus Çarı'nın, bir öfke krizi sonucu oğlunun şakağına asasıyla vurmasından sonra oğlunun babasının kucağında ölüşünü göstermektedir. Tabloda, babanın dehşeti, pişmanlığı ve azabı, ve hayatı sönmekte olan oğlunun sakin ifadesi görülmektedir. 1885'te tamamlanan tablo, Moskova'da Tretyakov Galerisinde sergilenmektedir.
Kaynakça: https://tr.wikipedia.org/wiki/Korkun%C3%A7_%C4%B0van_O%C4%9Flunu_%C3%96ld%C3%BCr%C3%BCyor
12. Bölüm
Bir süre sonra içimde bir şey belirdi. Sanki bir filiz, güneş ile karşılaşmış ve neşeyle çiçek açıyormuş gibi bir histi. İçime yayılan sıcaklıkla birlikle korku da yayıldı. Onun damarlarında akan kanı, hareket eden ufacık hücrelerini dahi içimde hissettim, kalp atışını duydum, korkusunu anladım ve bir saniyeliğine, o oldum. Onun aksine canım yanmıyordu.
"İyi gidiyorsun Liana," Blake beni rahatlatmak isteyerek konuştu. İyi gittiğimi bilmek ve avuçlarımın içerisindeki kuşun iyileşmeye başladığını bilmek iyi geliyordu. Bir süre sonra canım acımaya başladı, onu tam olarak kurtaramadığımı bildiğim için ellerimi çekmiyordum ancak ellerimi çekmediğim her an canım daha da yanıyordu. En sonunda Blake'in elini omzumda hissettim,
"Yeter artık." dedi ancak avcumdaki kuş henüz iyileşmemişti. "Yeter!" Blake avcumdaki kuşu alınca boşluğa düşmüş gibi hissettim, hücrelerini hala hissediyor ama temas edemiyordum. Öfkeyle ona baktım,
"Ne yapıyorsun?" Blake,
"Yeterince iyileşti, tedavisi başka şekilde devam edebilir halde." dediğinde öfkeyle ona baktım. "Kendini bu kadar zorlama Liana, vücuduna zarar veriyor, yara uçup gitmiyor. Başka bir yere aktarılması gerekiyor, toprağa aktarılması gibi. Eğer oluşturduğum duyguları ve anıları bir yere aktarmazsam beynimin içinde hapsolurlar ve bundan ben etkilenirim. Eğer gücün gelişmeden vücuduna çok büyük bir yara veya hastalık alırsan ölen sen olursun. Anlıyor musun?" Ona baktım. Güçler hakkında gerçekten hiçbir fikrimin yoktu. Ellerim toprağa değdiğinde içimdeki karartının toprağa akıp gittiğini hissettim ve şaşkınlıkla.
"Anlıyorum." dediğimde iç çekti,
"Dikkat et Liana, burası kurtlar sofrası. Uyanık olmazsan seni harcarlar." dediğinde sakince ayağa kalktım ve elimdeki kanları bembeyaz elbisemin üstüne sildim. Sonra bakışlarımı ona çevirerek,
"Anlıyorum" dedim "Eğer gücümü gelişmeden Vincent'ı iyileştirirsem, öleceğim." Beni onayladı,
"Sanıyorum planları bu, Vincent sana özgürlük verecek bir insan değil. Seni dünyanın sonuna kadar kovalaması gerekse bile yakalayacaktı, ben sana muhtaç olduğunu biliyordum." Küçümseyerek ona baktım,
"Teşekkür etmem mi gerekiyor?" Gülümsedi,
"Hayır, yapman gereken şey mantıklı bir plan oluşturmak." Onun nasıl biri olduğunu anlayamıyordum ve bu çıldırtıcıydı. İyi miydi? Kötü mü? Ona baktım,
"Anlayamıyorum." dediğimde bana baktı, "Tam olarak amacın ne? Yani, madem onlar için çalışıyorsun neden bana yardım ediyorsun?
"Onlar için çalışmayı ben seçmedim." dedi Blake "Babam yüzünden böyle bir hayata sürüklendim." Kaşlarımı kaldırdım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
RAZ
FantasyVerilen her savaş, gölgelere gizlenenlerin ve zekânın savaşıdır. Ağzımı açtım ve bakışlarımı kurda çevirdim ancak sorumu soramadan bir el bileğimi tutup beni köşeye çekti. Çığlık atmaya hazırlanmıştım ki ağzımı kapattı, ağzımın kapatılmasıyla birli...