Keyifli okumalar dilerim...
17.07.2020.
2.Bölüm:Gizli Adamın Şansı
.Özden Özcan.
"İyi akşamlar hocam." diyen hemşireye gülümsedim. Burada kısa sürede sevilmiştim. Bunun büyük etkisi de sanırım insanlara içten ve samimi davranmam oluyordu.
"İyi akşamlar, iyi nöbetler." diyerek koridoru bitirdim. Arabanın yanına gelince sabah ki olay aklıma gelmişti.
Sabah başımı kaldırıp baktıktan bir kaç saniye sonra perde çekilmiş karanlıkta olan silület gitmişti. Acunun çekiştirmesi ile zorla arabaya binip hastaneye gelmiştim. Bütün gün aklımda olmayan adam arabaya gelmemle aklıma gelmişti.
Arabaya bindikten beş dakika sonra İlayda ve Acun geldiler. Yine itişip kakışıp gelmişlerdi ve bu sefer öne binen İlayda olmuştu.
"Selam hocam." diye beni dalgaya alan Acun'a güldüm.
"Selam."
"Söylesene doktor olmak nasıl bir şey?"
"Acun bunu kaç aydır soruyorsun... Güzel bir şey, çok güzel" deyip gülümsedim. Araba ile kalabalık caddeden çıkıp anayola geldim.
Bartın ile Amasra arası en az yarım saate gidiyorduk. Yollar da genel olarak boş oluyordu.
Evin az ilerisine arabayı park edip indim. Tam kafamı kaldırıp bakacaktım ki gözlerim bir el tarafından kapandı.
"Aman diyim bakma." Acun'un büyük ellerini yüzümden çekmeye çalıştım.
"Ya oğlum mal mısın? Çek şu ellerini."
"Eğer oraya bakarsan fena bozuşuruz."
"Senin karşında hocan var, çek şu ellerini şimdi."
"O hastanede olur canım benim." dediğinde güldüm.
"Söz bakmayacağım."
"Söz verdin bak?" dediğinde ofladım.
"Hadi tamam, çek." ellerini çektiğinde başımı o tarafa çevirmek istesemde verdiğim sözden dolayı bakmadım. Ve direk içeri girdim.
"Ya şu binaya ben yapacağım asansör." diye hayıflanan Acun'du.
"Size dedim asansörlu apartmandan ev alalım diye ama dinlemediniz." İlayda'nın dediklerine göz devirmiştim.
"Ama ev güzel, büyük bir evimiz var." Ben yine pozitif bakan taraftım.
"Tamam da neden o zaman son kattayız, bari ikinci kat falan olsaydı."
"Binaları izlemek isteseydim İstanbul'da kalırdım." dediğim sıra evin kapısına gelmiştik.
Cebinde ki anahtarı çıkarıp kapıyı açan Acun ayakkabılarını fırlatarak çıkarttı resmen.
"Napıyorsun sen ya, temizlik yaparken canımız çıkıyor bizim, salonun ortasına kadar gitti ayakkabı." diye çemkirdim.
"Oha abartma istersen ne salonun ortası, yok karşı apartmana uçtu." dediğinde kıkırdamıştık. Ayakkabısını attığı yerden alıp dolaba koydu ve içeri girdi. En sona ben girmiştim. Küçük holu geçip sola döndüm ve sere serpe yatan ikiliyi gördüm.
"Gününüz nasıldı?" derken hardal sarısı berjere oturmuştum.
"Of çok yorucu... O Ali hoca yok mu o Ali hoca, canımı çıkarttı bugün." derken gerçekten ölü gibiydi. İşleri ciddi anlamda zordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERESTİŞ
RomanceBazı zamanlar vardır... Kendine Ailene Arkadaşlarına Sevdiğin insana bile zaman ayıramazsın. Bazı zamanlar vardır...Ki o zamanlar nadirdir. Hiç tanımadığın kişi-ler hayatına girer ve tek odağın o kişi olur... Bütün hayat sistemin o kişidir. Özden bu...