PERESTİŞ 20

35 3 0
                                    


Keyifli okumalar dilerim...

02.03.2021

Bölüm 20:Hayatım Oldun

.Özden Özcan.

Temizlenmiş alabalıkları yıkadığım tavaya dizerken Kubat'ta yanımda salata da kullanılacak malzemeleri yıkıyordu. Kısa süreli bakışlarımı çekip ocağın üstüne tavayı koydum.

"Şimdi bir şey söyleyeceğim ama alacağım tepkiden korkuyorum."

Yanımda işi ile uğraşan adama bakıp sırıttım.

"Acaba içinden neler geçiyor?"

"Şimdi bu güzel balığın yanına rakı giderdi."

Elimde daha kirletmediğim maşayı omuzuna doğru vurdum.

"Saçmalama istersen."

"Ay çok acıdı."

Omuzunu sıvazlarken konuştuğu için gülmüştüm. Onun bu dediğine cevap vermeden bir elim belimde balıkların kızarmasını bekliyordum.

Üç alabalığı kızartıp aldığım servis tabağını masaya koyduğumda Kubat salata işlemine devam ediyordu.

"Bakıyorum daha bitiremedin."

"Zor iş, içine kaç malzeme koydum haberin var mı?"

Yanına gidip tezgaha sırtımı dayadığım sırada elinde ki salatalığı ağızıma uzatmıştı. Onu bekletmeden öne eğilip hafif dudağımı araladığımda salatalıkla beraber hafifçe başını da yaklaştırmıştı. Tam salatalığı ısıracakken dudaklarımda baskısını hissettim. Bir kaç saniye sonra şaşkınlığımı attığımda elim omuzuna doğru sarıldı. Kubat üzerime doğru eğilmişken dudaklarımda ki baskısını da daha arttırmıştı. Alt dudağımı emerek çekiştirdiğinde vucüdüm ona doğru yükselmişti.

"Ben doydum sanırım."

Dudaklarımın arasına doğru konuştuğunda gülümsemiş daha sonrasında dudağının ucunu öperek geri çekilmiştim.

"Bu kadar çabuk mu?"

"Senin bu cesur tavırlarına tav oluyorum."

"Hmm öyle mi?"

"Öyle." dediğinde gülmüş ve elinde hala tuttuğu salatalığı alıp ağzıma atmıştım.

"Çok yavaşsın biraz seri."

"Bazı işler de daha hızlıyımdır." derken göz kırptığında, yüzümü buruşturmuştum.

"Pisleşme."

"Ne anladın ki güzelim?"

Onun bu dediğini takmadığım sırada cebimde ki telefon çalmıştı. Arayan İlayda olduğunda hoparlöre verip Kubat'ın yanında ona yardım etmeye başladım.

"Özüm.. Hay ağzımı ben."

İlayda'nın kendi kendine sövmesini güldüğümde söylenmişti.

"Gülme ya, iki günde ağız alışkanlığı oldu."

"Tamam gülmüyorum." derken bile kendimi zor tutuyordum.

"Yemek hazırladık gelecek misin?"

"Sağ ol canım, şimdi Kubat ile yiyeceğiz."

"Vayy, ne hazırlamış küçük enişte."

Ağzıma attığım domates boğazıma kaçarken Kubat hemen sırtıma vurmuştu.

"Ay ne oldu kız?"

"Boğazıma domates kaçtı sayende."

"Ben ne bileyim canım... İyi misin?"

PERESTİŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin