15 bölüm

774 41 8
                                    


Bilinmeyen numara:Aşkilettam napıyor

Eylül:O kim

Bilinmeyen numara:Sensin ya şapşal

Eylül:Lan

Eylül:Gülüm, güzelim, eylülüm hadi onları anlarımda

Eylül:Aşkilettam nedir

Bilinmeyen numara:Ne diyeyim Sevgili

Eylül:Herşeyi dediğine göre

Eylül:Kafana göre takıl

Bilinmeyen numara:Şaka maka bir şey diyeceğim

Eylül:Ne oldu?

Bilinmeyen numara:Bir kaç günlüğüne İzmir'e gitmeliyim

Eylül:niyekiii

Bilinmeyen numara:Babamın dayısı vefat etmiş, gelmemi söylüyor

Eylül:Üzüldüm

Bilinmeyen numara:Babamın dayısı için mi?

Eylül:Yok be

Eylül:Adamın bu zamana kadar yaşaması bile mucize

Bilinmeyen numara:Mzhskshssmks

Eylül:Kaç yaşındaymış?

Bilinmeyen numara:90 vardır

Eylül:E yuh

Eylül:Adam görmüş görüceğini zaten

Bilinmeyen numara:E söyle o zaman

Bilinmeyen numara:Ne için üzüldün sen

Eylül:Özleyeceğim seni

Bilinmeyen numara:Sana yuh

Bilinmeyen numara:Bir anda söylenirmi be

Bilinmeyen numara:Kalbime inecekti

Bilinmeyen numara:Şaka bir yana da

Bilinmeyen numara:Ben sensiz nasıl dayanıcam onu merak ediyorum

Bilinmeyen numara:Bende özleyeceğim seni

Eylül:Bir de bana sor

Eylül:Ne zaman gidiyorsun

Bilinmeyen numara:Bir kaç saate evden çıksam iyi olur

Eylül:Bu kadar erken mi

Eylül:Bari vedalaşsaydık

Bilinmeyen numara:Hayır Eylül

Bilinmeyen numara:Seninle vedalaşamam

Eylül:Niyeymiş o?

Bilinmeyen numara:Adı üstünde vedalaşmak

Bilinmeyen numara:Bana göre insanlar, kavuşamadığı ve ya bir daha kavuşacağını düşünmediği bir insanla vedalaşır

Bilinmeyen numara:Bu yüzden seninle vedalaşmamı isteme benden gülüm

Eylül:Garip teorileri olan bir insansın

Eylül:Yinede seni seviyorum

Bilinmeyen numara:Duygularımız karşılıklı iki gözümün çiçeği

Esneyerek odadan çıktığımda, ilk uğrak yerim banyo olmuştu.Zaten anam kadının şöyle bir huyu vardı.Yemek masasına el üz yıkanmış ve düzenli bir şekilde olmadan oturamazdınız, gününüz kötü ve uğursuz geçermiş.Allah aşkına kim çıkarıyor böyle şeyleri!?

Banyodan çıktıktan sonra annemin dırdırını çekmemek için, odama girdim.Dolaptan bir pantalon ve tişört alıp üzerime geçirdim.Saçlarımı da topuz yaptıktan sonra, odadan çıktım.

Karnım zil çalıyordu.Açlıktan duvarları bile kemire bilirdim.Mutfağa girdiğimde, elimle herkese selam verip masaya geçtim.Herkes yemek yemeyi bırakıp bana bakıyordu.Bense elime ne geldiyse ağzıma atıyordum.Çünkü çok açtım! Açken ben o ben değilim!
"Hayırdır kızım? Kahvedeki arkadaşlarına mı selam veriyorsun?!" Dediğinde, abim gülerken benim yediğim şey boğazıma takılmıştı."Yavaş ye yavaş!" Diyerek abim sırtıma vurdu.Vurdu mu organlarımı ağzımdan mı çıkardı pek anlamamıştım!

"Napsın aç çocuk!" Diyerek beni savunmuştu babam.
"Açken ailesine günaydın denilmiyor mu sizin taraflarda!" Demişti annem, babama dönerek.Abime baktım."Ne? Ne bakıyorsun." Diye mırıldandı.
"Sende bir şey demiyecek misin abi?"
"Ne diyeyim?"
"Beni savunacak her hangi bir şey.Annem iki erkeğe karşı gelemez, yenilgiyi kabul eder.." diyerek, masum gözlerle baktım abim'e."Annem haklı, her ne olursa olsun günaydın denilmeli bence." Dediğinde, kınayan gözlerle baktım ona.O ise sırıtarak, çatalındaki domatesi ağzına attı.O domates boğazında kalsında geber İnşallah!

İçimden geçirdiğim bedduanın üzerinden on saniye bile geçmeden abim öksürmeye başladı.Bu seferde ben onun sırtına var gücümle vurdum."İntikam soğuk yenen yemektir abi.." gülerek kahvaltımı etmeye devam ettim.

Bilinmeyen Numara|TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin