BENİ OLDUĞUM GİBİ SEV

13.Bölüm

"Bahar da kuşlar gibi geldin kondun dalıma,
Susamıştım sevgiye çiçekler sundum sana.
Seversiiin diye seversin diye"

Bir yandan şarkı mırıldanırken diğer yandan saçıma maşa yapıyordum. Bu sabah her zamankinden enerjik ve erken uyanmış adeta sevgi kelebeği gibi etrafta dolanıyordum. İçim içime sığmıyordu ayol!

"Uçmuş bu uçmuş."

"Katılıyorum sana kardo, uçuşlarda bu deli."

Ateş abimin ve Ayaz'ın kulağıma dolan sesleriyle başımı kapıya çevirdim. İkisi de kapının pervazına yaslanmış bana bakıyordu.

"Ay ne oluyor be ? " dedim yüzümü buruşturup ikisine bakarken.

"Asıl sana ne oluyor kızım ? Sen değil miydin dün abim yuvadan uçtu diye ağlayan. Bu ne mutluluk." dedi Ayaz yanıma gelip yanağımdan makas alırken.

"Vallahi şekerim düşündüm de benim geride Aslan gibi iki tane daha abim var. Şimdi onlara odaklanıp elden kaçırmamam lazım." dedim aynaya dönüp saçımı düzeltirken.

"He bizim başımıza bela olacaksın yani." dedi Ateş'im gelip yanağımı öperken.

"Öyle bir şeyler." dedim keyiflere onlara dönerek.

Bir süre gözlerimi kısarak onlara baktım. Ama ikisi de bir şey anlamıyordu canım! Selimim olsaydı tek bakışımdan anlardı.

"Ne bakıyor bu manyak bize böyle." Ateş abimin sorusuyla kollarımı öne doğru uzattım.

"Ee Selim abim gittiğine göre beni taşıma görevi artık sizde. Hadi bakiiim."

"Acaba Selim'i arayıp geri gelmesini mi söylesek ?" Ayaz tedirgince konuştuğunda Ateş abim dudaklarını bükerek bana döndü ve bir elini belime koydu.

"Başa gelen çekilir aslanım. Hadi el at da indirelim şu bibloyu aşağıya." diyerek diğer elini de bir bacağımın altından geçirdiğinde Ayaz da çaresizce onun yaptığının aynısını yaptı.

Islık çala çala abilerimin kucağında merdivenleri inerken oldukça keyifliydim.

"Şunun hallerine bir bak." babamın keyifli sesiyle annem de bize doğru döndü.

"Kız Allah seni ne yapmasın. Birini kaçırttın diğer ikisine mi geçti sıra." diyerek güldüğünde abilerim de beni önüne geldiğimiz yemek masasına oturttular yavaşça.

"Vallaha sultanım bundan sonra böyle." dedim bir yandan Ayaz'ın saçlarını karıştırırken.

"Kilo almış bu, eskiden tek taşırdım şimdi iki kişi zor indirdik." dedi Ayaz kendini yan tarafımdaki sandalyeye atarak.

"Üçüncü dünya savaşının temellerini bizim evden mi atacaksın oğlum sussana!" Ateş abim Ayaz'ın kafasına vurarak tam karşıma oturdu.

O kadar keyifliydim ki Ayaz'ın kilomla ilgili yaptığı yorumlara bile gülerek cevap verdim . Bugüne bugün Alparslan'ın uğrunda aşkından ölüp bittiği bir kızdım ben değil mi ama ? Böyle ufak şeylere takılıp moralimi bozamam yani..

Şey peki uğrunda ölüp bittiğinden şeyin haberi var mı ? Alparslan'ın

İç sesime gözlerimi devirip kahvaltımı yapmaya başladım. Ölüyordu işte aşkımdan !

Sakin geçen kahvaltının ardından babamla beraber şirkete gelmiştik. Ateş abim tatilinin keyfini çıkartırken Ayaz ise ufak bir işinin olduğunu söyleyerek gelmemişti. Ufak iş asla Alya değil bu arada çaktırmayın.