Selamm🤍
Umarım iyisinizdir...
Sol alt köşedeki yıldıza
dokunmayı unutmayın 🌟Keyifli okumalar✨✨
🗝️🥀
•••
4. BÖLÜM "AĞLAMAK"
Sinirle banyoya girdim ve kapıyı kilitledim. Ona tabiki güvenmiyordum. Üzerimde olan bütün kıyafetleri çıkardım ve duşakabinin içine girip ılık suyun vücudumu ele geçirmesine izin verdim. Hemen saçlarımı şampuanladım ve vücudumu da iyice temizledim. Biraz olsun rahatlamıştım.
Bunları birer kez daha tekrarladıktan sonra üzerime bir ağırlığın çökmesiyle yavaşça yere oturdum ve bacaklarımı kendime çektim. İçimden sadece ağlamak geliyordu. Bağırarak, çığlık atarak, etraftaki herşeyi dağıtarak sadece ağlamak istiyordum. Herşeyden bıkmıştım. Sevdiğim herkesi kaybetmiştim. Sanki kalbim git gide eriyordu. Hayat bana bahar değildi. Her yer soğuktu, yağmurluydu...
Kendimi her geçen gün daha yorgun hissediyordum, ve daha yalnız. Birer birer hayatımdan sönen yıldızlar tekrar parlayabilir miydi?
Hiç sanmıyorum...
Yaşamak istiyordum. Annem için. Annem öldükten bir kaç ay sonra odamdaki kitapların birinde annemden bana kalan bir not ve kolye bulmuştum. Kim bilir ne zaman yapmıştı bunu... Bir insan öleceğini hissedebilir miydi? O hissetmişti. Hissetmiş ve ölmeden önce bir kitabın içine bana kendinden kalan son şeyleri bırakmıştı. El yazısı bile ne kadar hızlı ve zor bir zamanda yazıldığını belli ediyordu. Cümleleri bile zar zor anlamıştım. Benim için yaşa diyordu...
Hıçkırarak ağlamaya başladım. Üzerime akan sudan sanki gözyaşlarım hiç görünmeyecekmiş gibi ağladım. Suyu biraz daha açtım ve su sesi tüm banyoda yankılanmaya başladı. Benimde ağlamam şiddetlendi. Sevdiğim tek insandı. Beni sevip değer veren tek kişiydi. Beni bu dünyaya getirendi. Her zaman elimi tutan, bana sarılan, saçlarımı şefkat ile okşayan yegâne insandı.
Elimi suların akıp gittiği yere vurdum. Bir Kere daha. Yine. Elim acıyana kadar buna devam ettim. Ve göz yaşlarım daha da hızlandı.
Biraz sonra kapının sertçe tıklanması ile irkildim ve suyu kapattım.
"ARYA EĞER AÇMAZSAN KIRACAĞIM KAPIYI! SES VER BANA!" Barlas'ın sert sesini işitince hemen duşakabinden çıktım. Sanırım bir süredir bana sesleniyordu.
"Duymamışım! Bir şey mi oldu?!" Sesimi düzgün tutmaya çalışarak seslendim.
"Sesler gelince bir şey oldu sandım. Çıkıyor musun?"
"Saçımı kurutup çıkacağım. Üstümü giyiyorum şuan." Ses gelmeyince hemen aynanın önüne gidip gözyaşlarımı sildim ve çabucak giyinmeye başladım. Saçlarımı kurutup yüzüme de son bir kez bakıp çıktım. Davet elbisesini de banyodaki büyük çöp kutusuna atmıştım. Kendimi gerçekten temiz ve rahatlamış hissediyordum.
Banyodan çıktığımda odadaki koltukta oturan Barlas ayağa kalkıp yanıma geldi ve yüzümü inceledi. Tabi beni sürekli akmış makyajım ile görmesinden şaşırması normaldi.
"Ağladın mı sen?" Diye sorduğunda gözlerine baktım. Bende beni farklı gördü diye şaşırdı sanıyordum. Ardından başımı sağa sola salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK NÂLE (Mafya)
Romance"Orada mı duracaksın?" Diye sordum pürüzlü çıkan sesimle. "Uyu artık." Fısıltısı gözlerimin tekrar kapanmasına neden oldu. "Sana demiştim Barlas Atasoy. Gerçekler ortaya çıkmasın diye dökülen kanlar, ama kanlar döküldükçe ortaya çıkacak gerçekler...