Selamm🖤
Nasılsınız?
Umarım her biriniz iyidir fakat olmasanız bile bir şekilde ayakta kalmaya devam etmelisiniz.Sol alt köşedeki yıldıza
dokunmayı unutmayın!✨Keyifli okumalar...
🥀🗝️
•••14. BÖLÜM "GEÇMİŞİN İZLERİ"
Çoğu zaman karanlık bir odada yanlız başıma kalır, onları dinlerdim. Zifirin içinde gizlenen sessiz çığlıkları.
Herkes karanlıktan korkar mıydı? Ben korkuyordum. Gitgide dönüştüğüm şeyin içinde barınmaktan ve bir daha bulunamamaktan korkuyordum.Bugün Melis gelmişti. Bunca zaman nerede olduğunu merak ediyordum ve yurt dışında okuduğunu öğrenmiştim. Barlas onu bu işlerden uzak tutmaya çalışıyordu. Kardeşini korumak için.
Kardeş...
Ayağıma siyah topuklu botlarımı geçirdikten sonra üzerime siyah bir trençkot giyerek odadan çıktım ve doğruca Barlas'ın odasına gittim. Aramız bozuk değildi ama aynı zamanda biraz limoni gibiydi. Kapıyı yavaşça bir kaç kez tıkladıktan sonra odaya girdiğimde onu baştan aşağıya simsiyah giyinmiş bir şekilde buldum. Saçlarının hafif nemli olmasından yeni duş aldığını anladım. Her yeri mentollü bir şampuan kokusu sarmıştı. Saatini takarken bana yandan bir bakış attı ve işine devam etti.
"Çıkıyor muyuz?" Diye sordum. Bugün amcamın yanına gidecek, evleneceğimizi duyuracaktık. Barlas'ın amacı farklıydı tabi, ama neyse. Her ne kadar öz amcam olmasa bile ona ne diyeceğimi bilmiyordum.
Başı ile beni onayladığında yanıma geldi ve beraber odadan çıkarak merdivenlerden indik. Salonun ortasında cips yiyerek koltuğa yayılmış Melis bize saniyelik olarak bakıp televizyon izlemeye döndü fakat çok sürmedi. Tekrardan bize baktığı an boğulur gibi öksürmeye başladı. Ayağa kalktığı zaman Barlas yanına giderek hafifçe sırtına vurdu.
"Oha! Abi bir şey dicem ama nasıl desem... Aşırı iyi duruyorsunuz var ya! Darısı başıma. Yani üç ayda aşık olup evlenmeniz bile o kadar romantik ki!" Dediği sırada dudaklarımı birbirine bastırarak gülümsememi gizlemeye çalıştım. O kadar heyecanlı bir sesle söylemişti ki bunu, bazen Barlas ile kardeş olup olmadıklarını düşünmeye itiyordu beni. Çünkü o her şeyiyle rengarenk bir kızdı.
"Sen ilk önce ağzındakini bitir sonra konuş. Boğulacaksın bir gün." Barlas ciddi bir tonda bunu söylerken Melis onu umursamıyormuş gibi omuz silkti. Aslında aralarındaki bağ çok farklıydı. Barlas onu çok seviyordu, gözlerinden bile anlaşılıyordu bu.
"Arya sen kaç yaşındaydın? Biraz tanıyalım birbirimizi. Görümce olacağım malum." Dedi sahte bir ciddiyetle ve yanıma gelip elini omzuma koydu. Tepeden topladığı altın sarısı saçlarıyla oynamaya başladı.
"Yirmi üç yaşındayım. Sen kaç yaşındaydın?" Dediğimde şaşırmıştı.
"Yirmi üç mü? Abimle beş yaş var aranızda. Mesela ben yirmi iki yaşındayım üniversitede ki son senem. O zaman bende seneye evlenebilirim." Dediğinde gülmeye başladım ve bakışlarım Barlas'a kaydı.
''Al işte." Diyerek derin bir nefes alıp başını çevirdi ve alnını sıvazladı. Fakat benim asıl takıldığı nokta Barlas ile aramızda beş yaş olmasıydı. Pek şaşırmamıştım ama bunca zaman yaşını neden öğrenmediğimi sorgulamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK NÂLE (Mafya)
Romance"Orada mı duracaksın?" Diye sordum pürüzlü çıkan sesimle. "Uyu artık." Fısıltısı gözlerimin tekrar kapanmasına neden oldu. "Sana demiştim Barlas Atasoy. Gerçekler ortaya çıkmasın diye dökülen kanlar, ama kanlar döküldükçe ortaya çıkacak gerçekler...