Trouvaille🥀(Sasusaku Fanfiction) [TAMAMLANDI]

If you're really being honest

"Umarım bir daha böyle adamlarla karşılaşırsan laflarımı unutmazsın."

Sasuke'nin omzunda duran elime bakıp zayıfça güldüm.

"Sağol babacığım, sen olmasan kim bilir ne yapacaktım, böyle tiplere karşı..."

Sasuke alaycı bir sesle söylediğim sözlere karşı dudağını yalayıp sırıtmakla yetindi.

"Bu kelimelerini bir gün sana yedireceğimi unutma."

Yüzüne bakmak için başımı kaldırdığımda yine aniden beni kendi etrafımda döndürdü.

O kadar hızlı olmuştu ki gözlerimin önünde yıldızlar uçuşmuştu.

Sasuke beni belimden tutup düşmemem için kendine sıkıca bastırdığında keskin bir nefes verdim.

"Seni var ya..."

Aklıma gelen en güzel küfürlerimi bir demeç halinde söyleyecekken yüzlerimizin yakınlığı karşısında ağzım açık kaldı.

Sasuke normal olmayan bir şekilde yakınımdaydı ve onu itmem gerektiğini bilmeme rağmen hareket edemiyordum.

Davranışlarımı saklayabilmek için birkaç kontrollü nefes aldım ve gözlerimi gözlerinden kaçırmadım.

Sasuke bana bakarken dansımızı yönlendirmeye devam etti.

"Yoksa ne yapacaksın bana...?"

Kaşlarımı çattım.

"Sinirlerimi bozuyorsun."

Sasuke'nin sırıtışı genişledi.

Pislik herif...

Ben kendimi bu kadar kontrol etmeye çalışırken onun hiç etkilenmeden bana bakması sinirlerime dokunuyordu.

Ama ona bir kez daha yenilmemek için gözlerine baktığımda derin bir çukur gibi simsiyah gözlerinin ilerisinde belki de kendisinin bile saklayamadığı kıvılcımları gördüm.

***************

Terastan ayrıldığımda kalbim acı verecek bir şekilde göğüs kafesimi delmeye çalışıyordu.

Elimi güçlükle duvara dayadım ve bulanık görmeye başlamış olan gözlerimi birkaç kere kırpıştırdım.

Derin derin aldığım nefesler bana yardımcı olmuyordu, kalıbıma sığamıyordum, her şey dar geliyordu.

İlerideki salona baktım.

Bu halde oraya gidemezdim, Sakura bir şeyler olduğunu hemen anlardı.

Dışarı çıkmalıydım.

Evet, açık hava bana iyi gelecekti.

Elimle duvardan aldığım desteği sürdürerek geniş koridor boyunca ilerledim.

****************

Naruto, Hinata terastan çıkınca dizlerinin üstüne kapaklandı.

'Kaçıyorsun Naruto, kendi duygularından kaçıyorsun, kaçma...'

Zihninde kendine söylenen sözler fısıltı halinde yankılandı.

Her şeyi batırmış mıydı?

Artık Hinata'nın kalbi için tüm şanslarını tüketmiş miydi?

Sendeleyerek ayağa kalktı ve cebindeki telefonu çıkardı.

Rehbere girdiğinde son zamanlarda en çok konuştuğu tanıdık numara ona sırıtıyordu.

Dişlerini sıktı ve arama tuşuna bastı.