Trouvaille🥀(Sasusaku Fanfiction) [TAMAMLANDI]

I was thinking about my future a few minutes ago.

Gerginlikle ellerimi birbirine geçirdim.

Mülakat yoktu, CV'm incelenmemişti.

Ve bu adam beni hemen işe aldığını mı söylüyordu?!

Bunlar bir şaka olmalıydı.

Gergince yutkunup anlamaz bakışlarla ona baktım.

Bendeki değişimi fark etmiş olmalı ki gülerek elini boşvermişcesine salladı.

"Biliyorum, sen de böyle bir şey beklemiyordun."

Başımı salladım.

"Eh, yani."

Gülen suratı, lafımdan sonra görev bilinciyle kaskatı bir ifadeye büründü ve koltuğunda biraz öne doğru eğildi.

"Burada çalışması için bir eleman arayışına başladığımızda yüzlerce kişinin buraya başvurup kabul edilmesi konusunda can attığını biliyorsundur."

Galiba şirketini övmek için yer arıyordu ama başımı olumlu anlamda salladım.

"Çoğu kişinin CV'lerini asistanlarım ile beraber inceledik ama aralarında en çok ilgimi çeken kişi sen oldun."

Kaşlarımı çattım.

"Üniversitede ekonomi yönetimini dereceyle bitirmene rağmen hiç deneyimin olmadan Japonya'nın önde gelen ilk üç şirketinde iş bulabilmişsin."

Bu işin nereye varacağını biliyordum ama sessiz kalmayı tercih ettim.

"Başta dereceyle bitirmene karşılık olarak kolayca iş bulabildiğini düşünsem de çalıştığın şirketleri kısa bir süre de ekonomik olarak uçuşa geçirip ciddi paralar kazanmalarına sebep olmuşsun."

Sert bakışlarını üstüme dikti.

"Özellikle çalıştığın son şirket bizim bu piyasadaki en önemli rakibimiz ve sen onlarla çalışarak 3 ayda yaklaşık 136 milyar dolar zarar etmemize yol açtın."

"Fakat şirketlere bu kadar yüklü miktarda para kazandırırken sen bundan hiç payını almadın ve ansızın istifa ettin, ve şimdi bize iş için başvurdun."

Gözlerini kıstı.

"Bunun altında bir anlam aramam gerekiyor mu?"

************

Belime sarılan kıza kısa bir bakış atıp ellerini üstümden çektim.

Yatakta yan dönüp bana şehvetli bakışlarıyla ve uyku mahmurluğuyla baktı.

"Günaydın."

Eğer dün gece çok içmemiş olsaydım, ondan asla etkilenmezdim.

O da şirketin klasik sürtüklerinden biriydi.

Bir şey demeden ayağa kalkacağım sırada ani bir hareketle elimi tuttu ve göğüsüne doğru getirdi.

"Dün gece çok güzeldi."

Gözlerimi devirdim ama bundan etkilenmemiş gibiydi.

Yavaşça bana yaklaşıp dudaklarıyla dudaklarımı örttüğünde ne yapacağını merak ettiğim için karşılık vermedim.

Beni sevdiğini sanıyordu ama onu sadece kullanıyordum, tıpkı bütün kadınlara yaptığım gibi.

Onlar sadece bir anlık istekle gelen bir dürtünün sonucuydular.

Ellerini göğüsüme attığında geri çekilip sert bir hamleyle onu durdurdum.

Gözlerinden geçen bir anlık kırgınlığı belli belirsiz fark etsem de serserice sırıttım.