ƠƁՏҼՏՏҼƊ 🌗 ||ƁⱲ||✔️

ADIO KERIDA

Medya: Yasmin levy- Adio Kerida

Adio, adio kerida
Hoşça kal

no kero la vida
Hoşça kal, sevgilim

me l'amagrates tu
Yaşamak istemiyorum

Hayatımı berbat ettin

ÖNEMLİ UYARI!!!!!!!!! OKUMADAN GEÇMEYİN!!!!!!!

Her son bir başlangıçtır. İyi bir şeylerin olması için bazen kötü şeyler olması gerekiyor.

Güneşin doğması için gece, gökkuşağı için fırtına.....

Bu bir son değil.... O yüzden ne olur çok küfretmeyin....

****************************************************************************************

Her aşk bir devrimdir.

Aşk, eskiyi devirir, yeniyi başa geçirir.

Aşk, kötü olanı yıkıp, daha iyisini sunar.

Aşk, tamamen değiştirir, kendi ilkelerini ve esaslarını getirir dokunduğu yere, yeniden yapılandırır.

Aşk, kanlı olur bazen zorla ve dayatarak ele geçirir, kimi zaman kendiliğinden gelişir.
Daha iyi olacak diye kandırır hep aşk, bazen olur da.

Geçmişi silip, yenisini oluşturur, eskidiğindeyse bir yeni devrim daha olur, yeniden aşık olunur.

Bright aniden başını kaldırdı, parmaklarından deftere akan aşk dolu sözcükler kesildi. Kendine kızdı. İş için oturduğu masada kendini yine aşk ile ilgili bir şeyler yazarken buldu. Dudakları yukarı doğru kıvrılırken yan daire ile aralarındaki duvara büyük bir özlemle baktı. Yaşama sebebi yan dairede nefes alırken, kimin aklına çalışmak gelirdi ki?

Sabaha karşı gelmişti eve sevgilisi. Bright kendi dairesinde kalması için ısrar etse de, hatta bugün işe gitmek zorunda olmadığını onunla beraber evde kalabileceğini söylese de Win, teklifini geri çevirmiş, kendi evine gitmişti. Saatlerdir ses seda çıkmadığına göre hemen uykuya dalmış olmalıydı.

Boş odada gözlerini gezdirdi. Ame'nin de sesi soluğu kesildiğine göre o da bir köşede keyfine bakıyordu anlaşılan. Canı sıkıldı. Önündeki defterine geri döndü. Bu deftere ne yazsındı? Win'e ne kadar aşık olduğunu hangi kelimelerle ifade edebilirdi? Canı daha da sıkıldı, defteri sertçe kapattı.

Oturduğu yerden kalkıp salondaki büyük koltuğa attı kendini. Televizyonu boş boş seyrederek belki zaman geçirebilirdi.

Eskiden öylesine yaşıyormuş hissi oluştu birden Bright'ın içinde. İçinde sanki büyük bir boşluk varmış da artık yok olmuş gibiydi. Uyur, uyanır, işe gider, insanların onunla alay eden bakışlarına maruz kalarak gününü tamamlar, evine döner, yemek yer, uyur, sabah tekrar uyanırdı.... Bu döngü hep böyleydi. Şimdi ise Win var, Ame var. Win hayatına girdiğinden beri her şey o kadar çok değişmişti ki. Bright ondan önceki hayatını zerre özlemiyordu... Ondan önce nasıl yaşadığını bile unutacak kadar silmişti hafızasından.

Yaşamak için bir sebebi vardı artık...

Bidirim sesi onu daldığı düşüncelerinden çekti çıkardı. Çalışma masasının üzerine bıraktığı telefonuna mesaj gelmişti. Yerinden kalkmaya üşendi. Ya Tay'dır ya da reklam/kampanya tarzı bir mesajdır diye düşündü. Ya da belki... Bir ihtimal..

Ufak bir ihtimal dahilinde olsa bile ondan geleceğini düşündüğü için yerinden fırladı hemen. Kaptığı gibi ekranı açtı. %1 ihtimali gerçeğe dönüşmüştü. O, mesaj atmıştı. Ekranda yazan "SEVGİLİM" yazısına ağzı kulaklarında bakıyordu. Demek uyanmıştı.