24.Bölüm

69 5 9
                                    

20.07.2022

En karanlığı görsek bile tek bir ışık
yeterdi içindeki elması hissetmeye

<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3


Issız, kapkaranlık bir zihnin içinde kaybolurken orayı aydınlatan küçük bir ışık misali işlemişti bana. Solan umudum yeniden yeşermişti. Onun sesini duyan kulaklarım kendi partisini veriyordu.

Elimi uzatıp kırmızı ışık yansıyan küreye dokundum. Dokunmamla birlikte ışık kayboldu. Korkuyla elimi geri çektim. Fakat ışık geri gelmedi. Hayal mi görmüştüm? Gözlerimi kapatıp yeniden açtığımda kürenin de yerinde yeller esiyordu. Bu olamazdı? Ya beynim bana oyun oynuyordu ya da başkalarının oyunuydu bu. Tüm bu gördüklerimi birine anlatıp anlatmamak arasında kalmıştım ki odamın kapısı çalındı. Tamamen olmayan kürenin durduğu yere odaklandığım için sıçramama engel olamadım.

"Savaş? İyi misin?" Serkan'ın sesini duydum.

Hala öyle durduğumu farkedince başımı iki yana salladım.

"gel Serkan, buradayım!"

Kapıyı açıp içeri girdi. Tekrar kapayıp yanıma yaklaştı. Söylemek ve söylememek arasında gidip gelirken susmaya karar verdim. Ben bile bulunduğum durumu anlayamazken bir başkasının anlamasını bekleyemezdim. Aramızdaki sessizliği. Onun konuşması bozdu.

"Gece diye bağırıyordun. Rüya mı gördü?"

Az önceki konuşmalarımı duymuş olmalıydı başımı salladım.

"kendi yaşadıklarım aklıma geldi. Sonra Gece'nin de kayboluşu beni çok etkiledi."

Ağır adımlarla ilerleyip yatağa oturdu. Göz altlarının morluğu hala yerindeydi. Anlaşılan hiç uyumamıştı.

"annelere söylememekle kararlı mısın?"

Derin nefes alıp başını salladı.

"bilmemeleri daha iyi."

"ne söyledin onlara?"

"Gece'nin stajı olduğunu yurtdışına çıktığını söyledim. Beni de onun yanında biliyorlar."

Anladım dercesine başımı salladım. Serkan konuşmaya devam etti.

"annem sürekli Gece'le konuşmak istiyor. Bir aydır geçiştiriyorum izin yok falan diye. Daha ne kadar devam ederim bilmiyorum."

"bilmek hakları, bana sorarsan söylemen gerekir ama seni de anlıyorum."

Söylemek doğru bir karar gibi gözükse de daha yeni yeni hayatlarını yoluna koyuyorlardı. Benden bile daha çok sınanmıştı ailesi. Şimdi böyle bir durumdu ben olsam ben de söylemezdim.

Bir ay geçmişti ve biz Gece'ye dair hiçbir iz bulamamıştık. Bugün gördüğüm o küre belki bir ipucuydu ama emin değildim. Gerçek ve hayal arasında gidip gelirken bunu Savaş'a söyleyip onu boş yere umutlandırmak yapmak isteyeceğim en son şeydi.
Savaş benim kaç yıllık arkadaşım, ruhumun yarsıydı. Gece ise ruhumun ta kendisi. İkisinde de vazgeçmezdim.

"ben gidip biraz uyumaya çalışayım. Sende uyu, sağlam olmamız lazım ki kardeşimi bulabilelim."

"inşallah uyuyabiliriz."

Serkan odadan çıktığında kendimi yatağıma atıp uyumaya çalıştım. Her ne kadar uykusuzluktan bayılacak olsam da bir türlü uyuyamıyordum. Düşünceler düşüncelere zemin hazırlıyor uyku kavramını daha da uzaklaştırıyordu benden.

Yaşayan Ruhlar |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin