31.Bölüm

65 6 2
                                    

İnsan seviyorduk, ama insanın içindeki umutsuz, yorgun duyguları görmezden geliyorduk. O duygular bizi biz yapıyordu anlamıyorduk.

04.08/22

<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3

Gökyüzüne bakan her insanın gördüğü yer gökyüzü müydü? Peki gökyüzü her insana aynı mı gözüküyordu? Herkes nasıl bakıyorsa öyle görüyordu aslında. Kimisi simsiyah, hırçın bulutlara bakıyor; kimisi o hırçın bulutların arasında kalan masmavi gökyüzünü görüyordu. Oysa gökyüzü hırçın bulutları da masmavi gökyüzünü de kaplıyordu.

Gökyüzüne bakıp bunları düşünüyordum. Aslında kendimi oyalamaya çalışıyordum, farkındaydım. Uzun süredir içinde bulunduğumuz durum hepimizi sarsmış asıl yaşamamız gereken anları atlamıştık. Ne zamandır okula gitmemiştik mesela.

O kitabın sırrını çözmüştük. Hakan yok olduğunda tüm büyü bozulacaktı. Bunun olması için de kitaba ihtiyacımız vardı.

Yaklaşık yedi saat önce, kitaba elimi koymamla birlikte tamamen okunabilir hale getirmiştik. Hepimiz tek tek her sayfasını adeta nefes almadan okumuştuk. Ve aradığımızı ne talihsizliktir ki, kitabın son sayfasında bulmuştuk. Artık Hakan'ı nasıl yok edeceğimizi biliyorduk, ve diğerlerini...

Tüm sır Hakan da gizliydi. Onu kitaba hapsettiğimiz an da büyü yok olacak, tutsaklar bedenlerine kavuşacak, tüm kötü ruhlu yaratıklar sonsuza kadar yok olacaktı. En azından kitapta yazan buydu ve gerçek olmasını umuyorduk. Son kez gökyüzüne bakıp salona, bizimkilerin yanına gittim. Savaş'ın yanına oturdum. Hemen koluna belime doladı. Gözlerinin içine bakıp gülümsedim. Onu çok seviyordum ve hayatımda olduğu için mutluydum.

"ee ne zaman uygulayacağız planı?" sordu Çağrı.

"hemen!" diye cevap verdim.

Ağabeyimle göz göze gelince hemen başımı çevirdin. Ona karşı suçluluk duydugu hissediyordum. Sevdiği kişi şu an tehlikedeydi ve ben ondan saklıyor, hiçbir şey olmamış gibi davranıyordum.

Tekrar bakışlarımı ona çevirdiğimde kaşlarını çatmış şekilde bana bakıyordu. Yüzümden bir şeyler olduğunu anlamış olmalıydı. Ayağa kalkıp yanıma yaklaştı.

"benimle gelir misin Gece?" dedi.

Başımı sallayıp peşinden gittim. Bahçeye çıktığımızda bana dönüp gözlerimin içine baktı. Bunu neden yaptığını biliyordum. Eğer yalan söylersem anlamak içindi ve işe yarıyordu. Ben yalan söylemeyi beceremiyordum.

"sorun ne Gece?"

"Ne sorunu abi?" göz ucuyla baktığımda hala kaşları çatık bir şekilde bana baktığını gördüm.

"yapma kardeşim! Seni tanımaz mıyım ben? Bir şeyler saklıyorsun ve bunu benden saklıyorsun. Sebebini bilmiyorum ama söyle Gece! Bana anlat, her ne olursa olsun ben, senin yanında olurum.!"

Derin nefes aldım. Bunu bilmek haklıydı.

"benimle ilgili bir sorun olsaydı ilk sana gelirdim abi. Ama bu... Seninle ilgili!"

Yüzüne baktığımda afalladığını gördüm.

"nasıl?"

"hani benim bedenimde gelen ruh vardı ya?"

Hızla başını ve devam etmem için elini salladı.

"o ruh aslında senin çok yakından tanıdığın birine aitti."

Yaşayan Ruhlar |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin