7.BÖLÜM-ZORLU TIRMANIŞ

94 7 0
                                    

Bugün dağ tırmanışı yapacağımız gün. Komutan Smith saat tam 12:00 da çağırdı bizi ve konuşmaya başladı:

-Bugün yapacağımız dağ tırmanışının kurallarını bir kez daha söylemek istiyorum. Kural 1: Bu ölümüne bir mücadeledir. Bu yüzden burada kimse kimseye yardım etmeyecek.

Kural 2 : Hile yapan ve büyü kullanan kişiler diskalifiye edilecektir.

Kural 3 : Bayrağı diktikten sonra sağlam bir şekilde inenler kazanacaklar. Bu yüzden tırmanışta yara almamaya dikkat edin.

Aslında kurallar basitti. Zaten kimse kimseye zorla olsa bile yardım etmezdi. Tek yapmamız gereken parkurun başında duran bayrağı alıp yara almadan tepeye çıkmaktı.

Herkes sıraya geçti ve düdüğün çalmasını beklemeye başladı. Etrafıma baktım. Kendimden iki kişi uzaklıkta Souma'yı gördüm. Biraz daha ilerde Emiya, Ako ve Riko'yu gördüm. Komutan da benden çok uzakta bekliyordu. En sonunda düdük çaldı. Herkes koşmaya başladı. Ilk parkur 10 dakikada küçük bir adacığa yüzüp geri gelmekti. Çok uzak değildi ama biraz zorlayıcıydı. Düdük sesiyle herkes suya attı kendini. Hızlı hızlı yüzmeye başladım. Adaya ulaşınca geri dönüş için 6 dakikam olduğunu gördüm ama çok yorulmuştum. Neyseki süre dolmadan geri dönebilmiştim. Ikinci parkur at üzerinde yerdeki bayrağı alarak kosuyu tamamlamakti. Bu da basitti. Ama en zor parkur üçüncü parkurdu. Halatlar yardımıyla dağa tırmanıp bayrağı dikmek. Ilk başta bu da kolay geldi ama sonra sağ Ayağıma bağlı olan halat koptu! Ayağıma bir an kramp girdi sandım ama durum daha ciddiydi. Resmen ayağımı kırmıştım. Bu kadar parkur geçmişken burda pes edemezdim. Son bir gayretle yukarı çıktım ve bayrağı diktim. Ama başıma güneş geçmişti ve ayağımın ağrısından zar zor ayakta duruyordum. O an gözüm karardı ve yere öylece yığıldım.

İmparatorluk SavaşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin