1.7

1K 62 381
                                    

ben geldimm, yıldıza basıp bol bol yorum yapalım, keyifli okumalar dilerim 🌙

aybike gözlerini hafifçe kırpıştırdığında beline sarılı kollarla üzerinde yattığı kaslı kolunu sevdi kızılın. ellerini göğsünde gezdirdiğinde de yumuşak kızıl saçlarına geçti. kızıl, gözlerini açıp sevgilisine genişçe gülümsediğinde de gamzelerine birer öpücük almasıyla kızıl, kızın dudağını uzunca emip bırakmıştı.

"günaydın bebeğim."

kızılın uykudan uyanınca yeterince yoğun olan ses tonuyla genç kız başını çocuğun boyun girintisine gömdüğünde yanaklarını okşadı.

"günaydın sevgilim."

bacakları hafifçe kızılın bacaklarında gezinirken de saçlarına aldığı öpücükle kalktı çocuğun yanından. vücudunda gezinen kızılın bakışlarıyla hayranlıkla iç çekip dudağını ısırmasına güldü. kıyafetlerini üzerine geçirirken de berk'i de yataktan kaldırmaya çalışıyordu.

"hadi kalk artık ya, çok acıktım ben."

berk, kızı yeniden yatağa üstüne çektiğinde ise kıpırdadı aybike. adamı altında tamamen hissetmek hala başını döndürüyordu.

"ben de çok acıkmışım."

kızın, üstündeki dolgun göğüslerini izleyip dilini dudaklarında gezdirdiğinde imasıyla kızılın boynundan sertçe öpüp kıkırdayarak kalktı genç kız.

"berk ya, dur. hadi kalk artık."

"duramıyorum be güzelim, artık senden ayrı bir dakika bile duramıyorum."

kucağına oturtup kokusundan çekerek söylediğiyle kendini adama bıraktı kız. yeni giydiği kırmızı iç çamaşırlarında usulca elini gezdirdi çocuk. kalçalarını sıkıp kızın hafifçe inlemesini sağlarken dudaklarından sert bir öpücük almıştı. ıslak öpücük sesleriyle dudaklarını ayırıp ayağa kalktığında kızılı mızmızlanışlarına karşı kaldırdı yerinden.

gülerek kızılla ellerini birleştirip kıyafetlerini çocuğun üstüne attığında kapıya yöneldi.

"giyin üzerini de gel, kahvaltıyı hazırlıyorum."

kızıl, üzerine hızla bir şort ve kısa bir tişört geçiren kızı uzun uzun süzdüğünde sırıtıp kıyafetlerini giydi hemen. kızın yanına gittiğinde de bıçağı elinden alıp kızın doğradığı domatesleri doğramaya devam etti. arkasından doladığı kolları ve çenesini de omzuna yerleştirmesiyle ise kısa sakalları kızın yanaklarını gıdıklıyordu.

"beraber hazırlayalım güzelim."

elini tutup beraber doğradıklarında da kolunu koluna sürttü severce. masayı beraber hazırladıklarında da kapının çalışıyla sinirli bir nefes verdi kızıl.

"ben bakıp geliyorum canım, boşver sinirlenme sen."

kızın yanağına koymuş olduğu ellerini sevip göz kırptığında da kapıya gitmişti kız. öfkeyle açtığı her halinden belli olan ifadesiyle kulpu asıldığında da kaşları çatıldı.

"günaydın."

gereğinden fazla neşeli bir ses tonuyla kızın yanağını sıkan talya, yanında getirdiği kaan'la beraber içeri girmişti.

"size kahvaltıya gelelim dedik, müsait miydiniz?"

"değildi-"

kızılın kolunu dürten kız, masaya oturduğunda da gözlerini devirdi. "müsaittik talya'cım."

"selam." dedi kaan genç kıza. berk, kaan'ın tek kelimesine bile katlanamazken de bir şey yapmasını beklerce kıza bakıyordu.

"selam." dedi aybike gergin bir ifadeyle bir berk'e bir kaan'a bakarken. "talya, ömer'in yanında niye değilsiniz ki o nerede?"

saudade | ayberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin