10.Bölüm: ❛❛Ateş ve Acı❛❛

162 14 13
                                    

10

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

10.Bölüm: "Ateş ve Acı"

"Çok tuhaftı, ağlayamadım.
Ama ruhum paramparça olmuştu."

128 gün ya da daha fazlası, sahi kaç gün olmuştu buraya geleli? 100 olduktan sonra bırakmıştım saymayı çünkü hiçbir işe yaramıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

128 gün ya da daha fazlası, sahi kaç gün olmuştu buraya geleli? 100 olduktan sonra bırakmıştım saymayı çünkü hiçbir işe yaramıyordu. Zaman kavramını yitirmiştim, yitirmiştik. Bizi bir enkazın içine atmışlardı ve orada debelenip duruyorduk, her çırpınışımız bizi biraz daha çekiyordu o bataklığın içine. Biz çırpındıkça bu enkaza alışıyorduk, biz bu enkaza bağlanıyorduk. İçimdeki küçük kızın etrafına ördüğü duvarlar birer birer yıkılırken bu Azrail'in habercisiydi. Kalbim artık ağrımıyordu, yanıyordu. Ve bu yangının külleri tüm kalbime yayılmıştı, bu yangının dumanları beni boğuyordu. Bir gün bu yangın sönecekti ve bu yangın söndüğü gün her şey bitecekti, biliyordum. Peki bu yangın söndüğünde kim sağ kalacaktı, en önemlisi o küçük kız hala umut vadedecek miydi?

"Enis!"

Karan ellerini kulağına bastırarak kafasını koltuğa bastırdı. "İmer bağırma ya, cidden bu sesinin bir çözümü olmalı."

"Sus Kızıl İblis, şuna bak çıkmış bu yağmurda kulübenin üzerini kapatmaya çalışıyor. O daha iyileşmedi, böyle yaparsa daha kötü olacak."

Ayağa kalkarak İmer'in yanından geçip kapının eşiğinde durdum. Enis telaşla ışıkların üzerini örtmeye çalışıyordu ve bir yandan kendi kendine homurdanıyordu. "Enis!" dedim sakin bir sesle "İçeri gel kötü olacaksın."

"Belda ışıklar bozulacak."

Mehir de yanımıza gelerek ona baktı. "Yenisini alırız gel buraya."

Bir çocuk gibi kaşlarını çatıp bize baktı ve ayağını hırsla yere vurdu. "Ben yenisini istemiyorum! Bunları bile zor buldum."

"Çocuk gibisin." diye fısıldadı Karan ve yanımızdan hızla geçerek ona yardım etmek için büyük naylon parçasını tuttu.

Şapkamı kafama çektim ve seri adımlarla yanlarına ilerledim. Bu iki deliye yardım lazımdı yoksa hasta olacaklardı. Bir ucunu tutup çektim, kulübenin kenarında duran büyük demire bağlamaya çalışırken biri kolumu tuttu ve beni geri çekiştirdi.

Son Umut: BeşgenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin