Aradan neredeyse 2 hafta geçmişti.Yaralarım iyileşene kadar beklemiştik. Ve işte bugün ,sahibinin Lodos olduğu bir gece klubüne gidiyordum.Bugattim gidince yerine yeni bir Bugatti Divo almıştım. Bayılıyordum bu arabaya! Yalnız değilsin gece!Giyidiğim yeşil ,askılı, olabildiğince dar ve olabildiğince kısa elbise beni mükemmel gösteriyordu. Üzerimde ki düz bir elbiseydi ama ben giyiyince kıvrımlı hale gelmişti sanki. Belime kadar uzanan kat kesim saçlarımı düz olmalarına rağmen düzleştirmiştim. Oldukça hafif bir makyaj yapmıştım. Altına uydurduğum hafif yüksek topuklu beyaz spor ayakkabılar, bacaklarımı mükemmel derecede uzun ve hoş gösteriyordu. Belki de onu bacaklarımla etkilemeliydim. Tövbe de kız. Tövbe. Bunu yaparsam benden sadece bu gecelik etkilenir. Bana aşık olması için bedenine değil ruhuna dokunmaya ihtiyacım var. Doğru.
Sonunda klubün önüne gelmiştim. Arabadan indim. Beyaz küçük cüzdan şeklinde ki kol çantamı da aldım ve klübe girdim. Müzik sesi şimdiden kulaklarımı doldurmuştu. Sol kulağımda ki kablosuz kulaklık ile Yankıyla iletişim kuruyordum. Burada ki her şeyi duyacak ve orada ki her şeyi de bana duyuracaktı. Ne yapmam gerektiğini , nerede kimin olduğunu bana söyleyecekti.
Klübe girdikten sonra dans eden insanlardan kurtulup bar kısmına doğru ilerledim. Içecek hiç bir şey istemedim. Bar sandalyelerinden birine oturdum ve konuşmaya başladım.
"Ne zaman gelecek?"
Şükür ki insanlar benim kendi kendime konuştuğumu görmüyorlardı. Gerçi kendi kendime değil Yankı ile konuşuyordum.
"Klübe şimdi giriş yaptı. Büyük ihtimal önce senin olduğun kısıma uğrayacak daha sonra da en üst kata kendi odasına çıkacak."
"Burada kendi odası mı var?"
"Klüp onun Gece." Dedi bıkmış bi' sesle
"Doğru." diyebildim sadece.
Yanımda ki sandalyenin çekilme sesi ile sağıma döndüm. Buradaydı işte! Buraya oturmuştu. Şimdi konu açmam gerekliydi.
"Suyuna gitmeye bak." Dedi Yankı.
Fısıldarcasına "hayır" diyebildim sadece. Ona kendimi vıcık bir kadın gibi göstermemeliydim. Buğra Güneybatı. Lodos lakabı buradan geliyor olmalı.32 yaşında benden tam 8 yaş büyük.Onun üzerine titreyen, onun olmak için herşeyi yapan kadınlardan hoşlanmaz çok açık. Bir ailesi yok , yalnız yaşıyor. Ve kaslı. Ve evet, kaslı.
"Araba kullanmayı bilmeyenleri alıyorlar mı buraya?"
Kavga ederek bağlamayı deneyelim bakalım. Sonuçta büyük aşklar nefretle başlar.
"Seni buraya kim aldı?"
Kovmasın bizi burdan? Kovarsa geri geliriz.
"Kapıdan girdim. Kimseye sormadım."
Ikimizde birbirimizin yüzüne bakmıyorduk öylece oturmuş. Karşı tarafa dizilmiş şişeleri izliyorduk.
"Çok açıklayıcı oldu ,hiç anlamamıştım sağol."
Sinir bozukluğundan mı yoksa gerçekten komik geldiğinden mi bilmiyorum ufak bi kahkaha attım.
Sonrasında arkamda duyduğum ses bana Buğra'yı unutturdu.
"Hadi kızlar dansa!" Kahkaha atarak söylemişti bunu.
2 hafta önce kaçırdım ama şimdi seni kimse elimden alamazdı! Parçala onu Gece. Hızlıca ayağa kalktım. Tipsiz suratını görmemle ona doğru ilerledim. Kolunu tuttum yüzüme bile bakmadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece'nin Rüzgarı
AcciónOmzumda hissettiğim el ile arkamı döndüm. Yankı...hemen arkasında ayakta duran Buğra. Ve Yankı'nın sesi, "Bize anlatman gereken şeyler var Gece." .... Başlangıç ~23.08.22