Jisoo's pov :
Ben Kim Jisoo 19 yaşında lise son sınıf öğrencisiyim. Müziği,sporu ve kitaplar çok severim.
Namjoon adında benden büyük bir abim var. Kendisi kocası Seokjin'le İtalya'da yaşıyor.
Eniştem çok eğlenceli biri. Birde iki yaşında küçük tatlı yeğenim var.
Eniştem evin büyük çocuğuymuş,ondan küçük bir ablası da varmış.
Tabi ablası Kore'de okuduğu için onunla tanışamamıştık.
Önümde duran büyük şehire göz gezdirdim,yıllar olmuştu burdan ayrılalı.
Tam beş yıl,beş yıl boyunca ayrı kalmıştım doğup büyüdüğüm şehirden, ülkeden.
Hani oluyor ya bazen bazı şeyler ağır geliyor insana,çareyi kaçmakta buluyor. Bende kaçmıştım geçmişindem,çocukluğumdan, arkadaşlarımdan herkes ve her şeyden kaçmıştım.
Kore'de bir sürü arkadşlarım vardı. Uzakta olduğum için tabiki de onları unutmamıştım her zaman konuşuyorduk.
Ben ailemi hiç görmedim,ne zaman onları dedeme sorsam hüzünlenir konuyu dağıtımaya çalışır, "Vakti geldiğinde öğrenirsin" derdi.
Dedem ölmeden önce yazdığı mektubumda avukatı Kim amcadan bize bakmasını istemişti.
Kore'ye geri döndüğümden hiç kimsenin haberi yoktu.
Ev işini halletiğim için geriye bir tek okula kaydımı aldırmam kalıyordu bunu da zaten halam halledicekti.
Eski okuluma geri dönücektim. Ne de özlemiştim şimdi.
Halam Moonbyul okulun müdiresiydi,kendisi teyzem Solar'la evli ve 5 yaşında küçük bir kızları var.
.....
İki katlı siyah evin önünde durdum,evet bu benim yeni evimdi benden önce eşyalarım geldiği için her şey hazırdı.
Kapıyı açıp içeri girdim,tam hayalimdeki evdi.
Zifiri karanlıkta karşımdaki ev ve balkonda oturmuş kitap okuyan kadın çekti dikkatimi.
Ay ışığının tenine vurmasıyla o kadar güzel görünüyordu ki, yüzünü göremesemde o an sanki dünyanın en güzel manzarasını izliyordum