Derslerimi hazırladıktan sonra dedemin arkadaşı Kim amcaya ziyaret etme kararı almıştım.
Üzerimi değişip çalışma masasının üzerinde duran anahtarla kulaklığı alarak arabama bindim .
Yaklaşık 15 dakika sonra büyük bir şirketin önündeydim.
Seul'de olduğumuz zamanlarda bizi hep ziyaret eder bir şeye ihtiyacımız olup olmadığını sorardı Kim amca.
Bazen okul çıkışı Kim amcayı ziyarete bu büyük şirkete gelirdim. Küçük yaramazlıklar yapsam da bay Kim bana hiç bir zaman kızmazdı.
60'lı yaşlarına basmış bu adamı çok seviyordum sevecan ve anlayışlı biriydi aynı dedem gibi.
Abim Seul'den taşınmak istediğini Kim amcaya söylediğinde, her şeyi hazırlayarak gitmemiz için gerekli her şeyi yapmıştı.
İçeri girerek ezbere bildiğim koridorlarda yürümeye başladım. Beyaz kapılı kanıdık odanın kapısını tıklatarak içeriden 'gel' komutu verilince içeri girmiştim.
Dae amca beni görünce önce şaşırmış daha sonra bana sarılmıştı.
Dae"Ne kadar da büyümüşsün,koca kız olmuşsun " " hadi geç otur" dedi önündeki koltuğu göstererek.
Kim Dae"E kendinden bir az bahsetsene . Okulu bitirdin mi?"
"Henüz okulu bitiremedim,bu son yılım. 2 gün önce geldim Seul'e . Sen anlat bakalım kaptan nasılsın?"
Daha çocukken Dae amcaya böyle seslenirdim. Bir defa deniz gezintisine çıkınca gemini kendi kullanmış ve ben de bu lakabı ona vermişdim.
Kim Dae"İyidir evlat,yaşlandım galiba.
Artık zamanı geldi.Deden iyi bi' arkadaştı,onun avukatı olduğum için ve onun gibi bir arkadaşım olduğu için kendimi şanslı hissediyorum. Ama ne yazık ki şimdi aramızda diğil. Ölmeden bir kaç ay önce zamanı geldiğinde her şeyi sana anlatmamı istemişti "
"Annen ve baban Kore istikbaratı için çalışan ajandılar. Son görevleri uyuşturucu ve insan pazarlığı ile kendine ad kazanmış birini bulup mahv etmekti. Görevi başarıyla tamamlamışlardı ama orada bir parlayış sonunda hayatlarını kaybettiler."
Ne tepki vereceğimi ölçmek için yüzüme baktı. Ne söylemem gerekti ?
Dalgınca kafamı salladım. Kasadan bir dosya çıkarıp önüme koydu.