Not every story has a happy ending..
~~~
Beomgyu, Taehyun'un kollarının ikisine de pansuman yaptıktan sonra hava karardığı için Taehyun'u yatağa taşıdı ve yatırdıktan sonra da Taehyun'a fazla yakın olmayacak şekilde kendisi yanına yattı. Bu Taehyun'u rahatsız etmiş olacak ki kendini Beomgyu'ya doğru yaklaştırmaya çalıştı.
"Bebeğim ben de seninle temas halinde olmayı seviyorum ama şu an yaralarını daha yeni sardık."
"Ama ben sana dokunmak istiyorum."
Beomgyu güldü Taehyun'un söylediği söze. Taehyun'a olan sevgisi hala tazeydi. Hissediyordu bunu içinde.
"O zaman ben senin arkana geçeyim sana sarılayım olur mu?"
"Olur"
Taehyun kendini biraz ileri itti ki Beomgyu'ya yer açılsın. Beomgyu arkasına geçtiğinde kollarını beline doladı Taehyun'un. Arada bir de ensesine ve boynuna öpücükler bırakıyordu. Bu da Taehyun'un hoşuna gidiyor olacak ki hemen gözleri kapanmıştı.
"Üzgünüm Taehyun, yaşattığım her şey için üzgünüm. Ama sana bu sefer cidden söz veriyorum. Senin dibinden bile ayrılmayacağım artık."
Taehyun gözleri kapalıyken konuştu.
"Tamam Beomgyu, sabahtan beri aynı şeyi diyorsun. Pişman olduğunu anladım zaten merak etme artık öyle bir şey yapmayacağını da biliyorum o yüzden hadi sevgilim sen de uyu artık."
Beomgyu son kez Taehyun'un üzerine yorganı çekti ve biraz Taehyun'un saçları ile oynayıp gözlerini kapattı.
*Sabah*
Bu sefer ilk Beomgyu merhaba dedi sabaha. Güneş yeni yeni doğuyordu ve ışığı direkt olarak Beomgyu'nun yüzüne çarpıyordu. Yanındaki bedeni uyandırmamaya çalışarak kalktı ve lavaboya gidip elini yüzünü yıkadı. Sonrada aklına gelen fikirle mutfağa indi ve Taehyun'a kendi elleri ile kahvaltı hazırladı. Beomgyu kahvaltı hazırlarken Taehyun yeni yeni gözlerini açıyordu. Yanında Beomgyu'yu göremeyince içine bir kurt düştü Taehyun'un.
Yavaşça yataktan kalktı ve elini yüzünü yıkadıktan sonra merdivenlerden aşağı indi. Burnuna gelen pankekin kokusunu alınca yüzünde geniş bir tebessüm yerleştirdi ve Beomgyu'nun arkasından duvara yaslanarak onu izledi. Bir süre sonra Beomgyu şurup almak için arkasını döndüğünde Taehyun'u görünce ufak bir çığlık attı.
"Bebeğim kalbime iniyordu az daha."
"Senin bana 11. Sınıftayken yaptıklarının yanında bu hiçbir şey Beomgyu."
"Hala aklında mı onlar ya.."
"Evet aklımda her neyse bana bir şey vermeyi unuttun."
Beomgyu bir süre düşünse de Taehyun'un işaret parmağı ile yanağını gösterdiği zaman gülerek Taehyun'un yanına doğru yürüdü. Dibine kadar geldiği zaman belinden tuttu ve buzdolabına yasladı. Sonra da yanağına doğru eğilirken kafasını çevirmesi ile dudağını öptü. Taehyun, Beomgyu'nun böyle bir şey yapacağını bildiği için tepki vermedi. Sadece anın tadını çıkardı ikisi de.
Tabi her güzel şeyi mahveden bir şey olmazsa olmaz. Ocaktan gelen yanık kokusu ile Beomgyu dudaklarını sesli bir şekilde ayırdı ve koşarak ocağın altını kapattı.
