1.4
Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın<3
🖤1922🤍
instagram: orendasuu
***
Vazgeçmiştim. Ben çoğu zaman vazgeçer ve bir şeyleri kolayca arkamda bırakamazdım. Yine bırakamamıştım. Gitmiyordum. Kalıyordum burada, İstanbul'da.
Burada anne babamdan korunmak belki zor olurdu ama biraz da Barlas'a güveniyordum aslında. Ama bunu onun bilmesine gerek yoktu ve bunu benim de unutmam iyi olabilirdi. Çünkü affetmiş değildim onu. Kırgındım.
Uzak tutarım seni, demişti. Sekiz ay önce olsaydı bu inanamazdım çünkü denemişti Barlas bunu. Denemişti ve başaramamıştı. Şimdi ise Efe'nin de biliyor olmasıyla kendimi biraz daha güvende hissediyordum. Yalnız değildim. Haktan da vardı üstelik.
Efe'yi aradıktan sonra ne kadar üzüldüğünü hissetsem de bozuntuya vermemiş ve gece olduğunda onu yolcu etmiştik. Yalnız kalmıştım anne ve babamla dün geceden bu yana... Şu anlık.
Haktan'ın ise bir tek davul zurna çalmadığı kalmıştı. Eski düzenden ilerliyorduk. Ben hariç. Eşyalarımı toplamaya başlamıştım yavaştan. Sessiz olmaya çalışıyordum, anne ve babam evdeydi. Onlar iyice uykuya çekildiklerinde kapıyı açacak ve Haktan'ın bana yardım etmesine müsaade edecektim. Bavulları ben çıkarmaya çalışırsam uyanırlardı çünkü.
Yüz yüze konuşma fikrinden de vazgeçmiştim. Bir not kağıdıma gittiğimi yazmıştım sadece. Bir de kurtulduğumu. Yıllardır esiri olmuştum bu evin de ailenin de. Bu kadarı bana yetmişti. Kolay değildi. Yaşamakta gitmekte. Ama şüphesiz ki kolay olmasa da gitme düşüncesi özgürlüğü hissettiriyordu. İkinci bavulumu kapattım. Küçük olan üçüncü bavuluma ise kişisel bakım eşyalarımı doldurdum. Onu da kenara koyduğumda evin yavaş yavaş sessizliğe gömüldüğünü fark ettim. Başımı kapıya yasladım, ses yoktu. Bir iki saat daha beklemeye karar verdim.
Odama göz gezdirdiğimde ise burukça gülümsedim. Sanırsam en çok pencere kenarımı ve çalışma masamı özleyecektim. Çalışma masamı hayallerim yüzünden, penceremi hayatım yüzünden. Barlas yüzünden.
Benim başımı dersten kaldıramadığım zamanlarda penceremin altına kadar gelirdi ertesi gün sınavı olmasına rağmen. Her gün beni görmeden gününü bitirmezdi. Şimdi ise sekiz ay geride kalmıştı ve sekiz aydır birbirinizi görmeden günleri bitiriyorduk. Acı vericiydi, doğru. Ama geçmez değildi acısı.
Tek istediğim bir şey vardı içten içe. O da Barlas'ın gerçekleri bilmesiydi. Şimdi ise biliyordu ve istediğim bir şey kalmamıştı artık. Kırgın ve kızgındım. Affedip affetmeyeceğimi ise zaman gösterecekti. Affetmek isterdim, çok isterdim. Ama öyle hemen de kollarına atlayamıyordum. Atlayamazdım. Derin bir nefes verdim. Karışık konulardı.
Yaklaşık bir buçuk saat kadar odanın içinde bir şekilde oyalandım. Saate baktığımda gece 2.30'u gösteriyordu. Pencereye ilerledim ve açık olan camdan başımı uzattım. Görüş açıma ilk giren şey arkasındaki arabaya yaslanmış dudaklarının arasına götürdüğü sigaradan bir nefes çeken Barlas olmuşken şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım. Ne işi vardı burada? Haktan neden haber vermişti ki ona?
Haktan'a gözlerim kaydı daha sonra o da arabanın önündeydi. Barlas'ı mı alıp gelmişti buraya gelirken? Barlas'ın arabası yoktu çünkü. Gözlerim başındaki şeye kaydığında kıkırdadım. Başına geçirdiği şeyin alın kısmında bir kamera vardı. Bu geceyi mi kayda alacaktı cidden? Alsındı. Kurtuluş gecemdi bu gece benim. Sınava hazırlanıp okuyacaktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/317330991-288-k645346.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMEN | Yarı Texting
Teen FictionBarlas: Aldatan birinin bu tarz cümleler kurması ironik değil mi sence de? Barlas: Aldatan birinin eski sevgilisine şarkılar yazıp söylemesi yetmiyormuş gibi, Barlas: Bir de eski sevgilinin başka bir kadını aldattığını şarkı sözlerinde kullanman... ...