40

1.7K 91 97
                                        

Final

İnsanlar doğar, büyür ve ölürler. Bu süreçte de birçok şey yaşarlar. Çok fazla şey görürler. Hata yaparlar, ders çıkarırlar, mutlu olurlar, üzgün olurlar, pişman olurlar, ağlarlar. Ders çıkarırlar.

Her insanın olaylara yaklaşımı farklıdır. Kimisi bunu en kötü senaryoyla yapar kimisi ise en iyisiyle.

Jeongguk ise bana en iyi haliyle gelmişti.

Ben ona çok fazla şey yapmıştım. Küçükken iyiydik evet. Sonra aramız bozulmuş olabilir ama benim ona davranışlarımın bir bahanesi asla olamazdı.

Ben yaşadığım şehri terk edip buraya geldiğimde kendime yeni bir sayfa açacağım demiştim. Bu sayfa belki beyaz olmazdı ama açacaktım işte. İki sene sonra Jeongguk yanıma gelip üniversiteyi burada okuyacağını söylemeseydi belki başarılı olurdum.

Ben ondan uzak durmaya çalışmıştım. Aynı şeyleri yaşarsam bu defa kaldıramazdım. Sonra yavaş yavaş eski halimize dönmeye başladık. Ben eski ben değildim ama Jeongguk'la yakın oluyordum yine.

Ve hayatımın en kara günlerine giriş yaptık.

Şirket olayının aslını öğrendim, araştırma yaptım ve bir şekilde işe girdim orada. Yoongi hyung beni sürekli uyardı ama dinlemedim. Aşırı tehlikeliydi. Umursamadım. Jeongguk için değerdi.

Soojin'le tanıştım bir şekilde. Jeongguk'un bildiğinin aksine iki günlük değildi tanışmış olmamız. Ben şirkete girmeden birkaç defa dışarıda denk gelmiştik. O zamanlar sadece konuşuyorduk işte. Arkadaş gibiydik. Bunu kimseye söylememiştim.

Ben şirkette işe girdikten birkaç ay sonra o da işe girdi. Bir tek beni tanıdığı için bana yakın davrandı. Sonra da benden hoşlandığını söylemişti. Hayatım boyunca kimse bana benden hoşlandığını söylememişti ki. Heyecanlandım. Jeongguk'la asla olmayız diye düşünüp kabul etmiştim. Bir de belki de Jeongguk'a karşı olan hislerim geçmiştir diye düşündüm.

Ama ben biricik aşkımı, Jeongguk'u aldatmıştım. Sevgime ihanet etmiştim.

Bana göre sevgili olmamıza gerek yoktu. Ben Jeongguk'u severken başka birine şans verdiysem aldatmış sayılırdım onu.

Soojin biz sevgili olduktan sonra değişti. Ben ne yapacağımı bilemedim. Ondan ayrılmayı sürekli düşündüm ama yapamadım. Evlenme teklifi etmeyi düşünmem de tam bir fiyaskoydu.

Soojin bana Jeongguk'un beni sevdiğini ve bundan rahatsız olduğunu söylemişti. Ona inanmamıştım. Sonra Jeongguk'u kıskandım bir gün. Biraz zaman geçti. Ben de belki de onu tamamen unutmam gerekiyordur dedim ve evlenme teklifi etmeye karar verdim.

Zaten sonradan pişman olmuştum. Bir de Jeongguk'u evden kovmuştum. Neden onu evden kovdum ki? Bunu o sırada ev olayını öğrenmesin diye yapmıştım ama bu neden yaptığımı göstermezdi.  Neden yaptığımın cevabını bir türlü bulamıyordum. O gün çok sinirlenmiştim ama bu bana onu evden kovma hakkı vermezdi. Üstelik ben eve bile uğramazdım. Ya şirkette olurdum ya da Soojin ile birlikte.

İşte ben bu yüzden sevgime ihanet ettim diyordum.

Birini seviyorken başka biriyle denemek çok aşağılık bir harekettir bence. Jeongguk'un sevgisi benim sevgimden daha fazladır bu yüzden. Ben ondan önce sevmeye başlamıştım ama o bana asla ihanet etmemişti. Jimin olayında sarhoştu. Eminim ki o da bu olayı aldatma olarak görüyordu.

Ben birisiyle deneyerek Jeongguk ise dudaklarını başka dudaklara değdirerek ihanet etmiştik sevgimize.

Arada bir fark vardı. Ben bilinçli yapmıştım. O, ben ona söyleyene kadar bilmiyordu, hatırlamıyordu.

Talking To The Moon ||Taekook||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin