Talking To The Moon ||Taekook||

30

Taehyung:

Hyung.

Yoongi hyung:

Efendim canım.

Taehyung:

Ben, biz şirket işleriyle çok uğraşmaktan Jeongguk'un doğum gününü unuttuk.

Bir parti düzenleyemez miyiz hemen?

Yarın doğum günü.

Hemen kutlayalım lütfen.

Yoongi hyung:

Tamam canım.

Sen dert etme.

Hemen bizimkilere haber veririm ve bir parti düzenleriz.

Sen kendini affettirebildin mi?

Taehyung:

Bilmiyorum.

Olaylar çok karıştı ve biz biraz yakınlaştık ama aramızda hâlâ görünmez bir duvar varmış gibi.

Jeongguk bana çok kırıldı biliyorum.

Benim de yaptıklarım aklıma geliyor sürekli.

Jeongguk'u evden kovmam kabul edilemez bir şey.

Soojin yüzünden sürekli onu kırmam affedilemez bir şey.

Kafa dinlemeye gittiğimde Soojin'in yanıma gelmek için yalvarması, benim onu başka bir yere çağırmam ama Jeongguk'a çocukluğumuzu çöpe atmışım gibi davranmam affedilemez.

Yüzüğü yutma numarası yaptığında bunu bilmeme rağmen çok sinirlenip birden üstüne yürümem affedilemez.

En çok da neden yüzüme karşı direkt yüzüğü yutmadığını söylemedi?

Neden farklı bahaneler sunup Soojin ile  evlenmemi engellemeye çalışıp direkt evlenme çünkü seni seviyorum hyung demedi diye sinirlendim.

Yoongi hyung:

Ne?

Seni sevdiğini biliyor musun?

Taehyung:

Bilmiyorum.

Neyse nerede kalmıştım?

Ben aslında Jeongguk'a olan sinirimden evlenecektim Soojin'le.

Evet Jimin'le öpüşmüş olabilir.

Ben bu yüzden kendimi geri çekmiş olabilirim.

Ama bir şekilde öğrendim beni sevdiğini.

Onun söylemesini bekledim.

Her gece uyudum sanıp kulağıma söylemesin istedim.