Hep bir ağaç olsam diye düşünürdüm.
Bir göl kenarında sessizce durmak.
Daha iyi bir şey olabilir mi Shouto?
Yapraklarımdan biri olur muydun?
Rüzgarla sallanır, kışın karla kaplanır mıydın?
Siktir et.
Sonbaharda seni kaybetmeye dayanamazdım.
Her geçen gün daha da senle taşıyorum ruhum.
Artık bunları yazmak değil, gözlerimde gör istiyorum.Todoroki bu notları almayı seviyordu. Her kimse, güzel bir kalbi olduğunu düşünüyordu. Ne yalan söyleyelim sevilmek çok hoşuna gidiyordu çocuğun. O daha önce hiç düzgün sevilmemişti ki. Annesi onu yaralamış, babası yüzüne bile bakmamıştı. Varsa yoksa abisi ve ablası için yaşıyordu o. Sadece son zamanlarda annesi de dahil olmaya çalışıyordu işte. O kadardı çocuğun hayatı.
Bakugo annesiyle konuşmayı bitirdiğinde sinirden göğsü inip kalkıyor, dişlerini herhangi birine geçirmemek için zor duruyordu. Şayet annesi bu hafta sonu eve gelmesi için zorluyor, babannesinin doğum gününü kutlamaları gerektiğini söylüyordu. Sabah sabah kesinlikle sinir kotası dolmuştu. Hızlı adımlarla sınıfa girdi ve önüne bakmadığı için ilk defa pişman olmadı.
"Bakugo!"
Ceketine dökülen sıcak kahve ve telaşla ona bakan renkli irisler. Yutkunuyor sarışın. Sinirinin geçmesi, bir çift gözü görene kadarmış meğer. Mineta arkada bittik biz diye homurdanıyor. Bakugo'nun sinirinden en çok nasibini alan o çünkü.
"Sorun değil."
Telaşla bulduğu mendille ceketini silmeye çalışan çocuğu durduruyor. Onun eline dokunduğu gerçeğini gece fark ettiğinde heyecandan midesinin kasılacağından bihaber.
"Yanmadım, sorun değil Todoroki."
Melez olan mahçuplukla konuşuyor. Ebeveynleri onun yüzüne bakmasa da ablası onu iyi eğitmiş çünkü.
"Çok özür dilerim! Silelim? Buz ister misin?"
Bunu söylerken sol elini kaldırması sarışını neredeyse gülümsetiyor.
"Sorun değil. Dediğim gibi yanmadım. Leke de yıkarım geçer."
Bakugo sıcak tenden temasını çekip ceketini çıkarıyor ve sırasına ilerliyor. Henüz ona şaşkınlıkla bakan sınıf arkadaşlarından haberi yok. Çünkü geçen yıl kantinde lida gömleğine gazoz döktüğünde ona yaptığı felaketleri herkes hatırlıyordu. Ama bilmedikleri şey, sarışının çizgisini melez için yerle bir edeceğiydi. Herkese esip gürlerdi, canlarını burunlarına getirirdi de; iş ona gelince akan sular dururdu işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daisy
FanfictionBenimle olsaydın, gözlerin bu kadar hüzünlü bakmazdı belki de. Ve benimle olsaydın, saçlarını papatyalarla da süslerdim ben. Benim olabilseydin Todoroki Shouto, yemin ederim ki seni gölgene kadar öperdim.